ISSN: 0041-4255
e-ISSN: 2791-6472

Mübahat S. Kütükoğlu

Anahtar Kelimeler: Köy adları, şehir adları, mahalle adları, sokak adları, değişiklik

Özet

Yer adları, dilbilimci ve coğrafyacılar kadar tarihi coğrafya araştırmaları yapan tarihçiler için de son derecede önemlidir. Zaman içinde haritadan silinmiş yerleşme yerleri gibi ismi değiştirilmiş olan yerlerın de tesbiti büyük güçlükler yaratır. Bazı yerleşme yerleri çift isimlidir ve zamanla bunlardan biri tamamen unutulmuş, diğeri kullanılır olmuştur. Bazı isimler ise idari makamlar tarafından isim değişikliklerine uğratılmıştır. Bu isim değiştirme keyfiyetine Osmanlı Devleti zamanında da kısmen rastlanmakla beraber cumhuriyet devrinde çok daha ciddi bir biçimde ele alınmış ve özellikle 1950'li yıllarda birçok yerleşme yerinin ismi değiştirilmiştir. Bu değiştirmelerde gerekçe olarak yabancı menşe'li isimlerin Türkçeleştirilmesı gösterilmiş olmakla birlikte maalesef tamamen Türkçe olan Oğuz boylarından Çepni ve Çavuldur gibi bazı isimlerin de, araştırma yapılmadan değiştirilmesi yoluna gidilmiştir. Daha sonra bu konuda yapılan hata fark edilip durdurulmuştur. Her ne kadar değiştirilen isimler, İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan Köylerimiz adlı eserlerde eski ve yeni adları belirtilmek üzere verilmişse de bunlarda bile değiştirilen bütün isimleri bulmak mümkün olmayabilmektedir. Dikkat çeken bir husus da, değişikliğin köy adlarında yapılması, antik devirlerdeki şehir adlarının Türk hançeresine uydurulmuş şekillerinin muhafaza edilmiş olmasıdır. Maamafih Türkçeleştirmenin istisnasına da rastlanmaktadır. Grekçe menşeli Menderes adının Türkçe ve son derecede manalı olan Cumaovası'nın yerine konulmasını buna örnek olarak göstermek mümkündür. Bu da isim değiştirmelerin araştırılmadan ve üzerinde düşünülmeden yapıldığını ortaya koymaktadır. İsim değişikliklerinden nasibini alan yerler köylerden ibaret değildir. Mahalle ve sokak adlarında da değişiklikler yapılmış ve yapılmaktadır. Sonuç olarak denilebilir ki, bu araştırılmadan yapılan değişiklikler sadece araştırıcıların çeşitli zorluklarla karşılaşması bakımından değil fakat daha da mühimi tarihimizle olan bağlarımızı koparmaları açısından da son derecede mahzurludur.