Giriş
Friedrich Hirth, Tonyukuk Anıtı üzerine yaptığı çalışmada Çin kaynaklarındaki Xueyantuo’nun[1] Sir-Tarduş’a karşılık geldiğini öne sürer[2] . 薛延陀 adının ilk karakterinin (薛) “xue” okunuyor olması sebebiyle Sir’e tekabül ettiği fikrine dilbilimsel açıdan karşı çıkılamayacağından emindir. Yantuo’nun Tarduş’u karşıladığını aynı özgüvenle savunamamıştır. Çünkü bunun için 延 karakterinin “ 誕dan” okunması gerektiğini düşünmektedir ancak bunu kanıtlayamaz[3] . Yine de görüşünden vazgeçmeyen Hirth’in bu görüşünü daha sonra Edouard Chavannes kabul ederek yaygınlaştırmıştır[4] . Çin’de yapılan araştırmalarda da Türkçe yazıtlarda geçen “Sir Bodun” ifadesi 薛人民 “Sir Halkı” olarak çevrilir[5] . Josef Marquart genellikle İstemi Yabgu ile özdeşleştirilen Latin kaynaklarında Sizaboul, Arap ve İran kaynaklarında Sinjibu olarak geçen ismin aslında “Sir Yabgu” anlamına geldiğini ve Sirlerin Batı Gök Türk Kağanlığı’nın egemen boylarının genel adı olduğunu ileri sürerek konuya yeni bir cephe açmış, ancak Xueyantuo ile ilişki kurmamıştır[6] . Gerard Clauson Sir’in etnik bir isim değil, Fin-Ugor kökenli bir kelime olup “güzel, iyi” anlamına geldiğini öne sürmüştür[7] . Diğer yandan Sir’in “birleşik” anlamında bir sıfat olduğunu öne sürenler de vardır[8] .
Bao Wensheng, 2010’da yayımladığı bir makalesinde Xueyantuoların kökenini araştırmış, Du You’nun yazdığı Tongdian’daki Yantuoların daha önce Hela/Helai adıyla anılan boyun torunları olduğu bilgisinden hareketle Hela’nın Türkçe “ala”; Yantuo’nun da yine Türkçe “yundluğ” yani “atlı” anlamına geldiği sonucuna ulaşmıştır[9] . Türkçe yazıtlarda rastlanan Sir isminin bir boy adı olduğunu ve Çin kaynaklarındaki Xue ile özdeş olduğunu savunur.
2011’de Ekber Tuniyaz bir çalışma yayımlayarak Gök Türk Kağanlığı’nı diriltme girişimleri ile eş zamanlı olarak Xueyantuoların da Tang Hanedanı’na isyan ettiklerini hatırlatmak suretiyle Xueyantuoların bir kısmının Gök Türklerle birleşerek kağanlığın yeniden kurulmasını sağlamış ve Türkçe yazıtlarda geçen Sir Bodun’un da onlara matuf olduğunu öne sürmüştür[10].
Bao Wensheng, 2017’de Baoyin Deligen ile birlikte yaptığı yeni bir çalışmada Helan Boyu ile Boma arasındaki ilişkiyi incelemektedir. Bu çalışmada Tongdian’daki bilgilerden yola çıkarak Hela-Helan-Yantuo-Boma özdeşliğini kurdular. Hela’nın Türkçe “ala” olduğu, Yantuoların da Türk olduğu sonucuna ulaştılar. Bununla beraber Bomaların Hun İmparatorluğu zamanında Xiutu Beyi’ne bağlı olduğunu, Xiutuların ise önceden Yuezhilerin yaşadıkları yerde yaşadıklarını; dolayısıyla Yuezhilerle aynı etnik kökenden olduklarını savundular. Gök Türklerin köken rivayetinde yer alan batıdaki Suo Ülkesi’nde yaşamış olma rivayetiyle bu görüşlerini birleştirerek Gök Türk Kağanlığı’nı kuran Ashinaların da Yuezhi olduğu fikrine ulaştılar[11].
Xueyantuoların kökenleriyle ilgili araştırmaların çıkış noktasını Tongdian’ın Xueyantuo maddesi oluşturur:
“Xueyantuolar, Tielerden bir boydur. Önceki Yan [Hanedanı’nın hükümdarlarından] Murong Jun zamanında Hun Chanyusu Hela Tou 35 bin kişilik boyunu toplayıp gelerek itaat etmişti. Yantuolar onların ardıllarıdır. Daha sonra Xue Boyu ile karışık oturmaya başladılar. Bu sebeple Xueyantuo olarak anıldılar. Kağanlarının soyadı Yilitu idi. Zamanla güçlü bir soy oldular. Başta Rurular dağıldıktan sonra Gök Türklere bağlandılar ve boyları bölündü. Yudujun Dağı’nda, doğuda, oturanlar Shibi’ye bağlıydı. Tanhan Dağı’nda oturanlar batıdaki Yabgu’ya bağlıydı.”
Yukarıdaki malumattan anlaşıldığına göre Hela Boyu 348-359 arasındaki bir tarihte önceki Yan Hanedanı’na bağlanmış, Xuelerle birlikte yaşamaya başlamıştır. Bu tarihlerde bozkırda mı yaşıyorlardı, yoksa Kuzey Çin’e mi göçtüler, anlaşılamamaktadır. Yine 552’de Gök Türk Kağanlığı kurulmadan önce Rouran Kağanlığı’na bağlı olup olmadıkları belirlenememiştir. Dahası, Gök Türk Kağanlığı’na bağlandıktan sonra ikiye bölündüklerinden bahsedilirken neden doğuda kalanlarının Shibi Kağan’a bağlı olduklarının bildirildiği de anlaşılmamaktadır. Shibi, tahta 609’da çıkmıştı. Bu suretle 552’den 609’a kadar Xueyantuoların nerede yaşadıkları, hangi devlete bağlı oldukları hakkında bilgi verilmemiş oluyor. Xue Boyunun kökeni ve kadim tarihi hakkında ise hiçbir bilgi verilmemiştir.
Kaynaklardaki boşluklar ve araştırmalarda sürdürülen tartışmalar birlikte düşünüldüğü zaman henüz çözümlenememiş sorunlar belirmektedir. Yantuoların kökenleri hakkında tartışmalar sürmekle birlikte Xuelerin kökenleri -büyük olasılıkla Tongdian bu konuda bir malumat vermediği için- araştırmalar zayıf kalmıştır. Tongdian Xueyantuoların tarihini büyük boşluklar bırakarak anlatmıştır. Diğer kaynaklarla karşılaştırmak suretiyle bu boşlukların doldurulması yönünde de eksiklikler gözlenmektedir. Bu çalışmada bugüne kadar konuya ilgi göstermiş araştırmacıların Yantuoların kökeniyle ilgili bulgularının sorgulanması, araştırmacıların pas geçtiği bir sorun olarak Xuelerin kökeninin bulunması, kaynaklarda Xuelerin ve Yantuoların tarihinde bıraktığı boşlukları doldurmaya çalışmak amaçlanmaktadır.
Yantuo Boyu (延陀部)
Hirth, Yantuo’nun Tarduş anlamına geldiğini kararlılıkla savunmak için yeterli kanıtı olmadığını yazmakta haklıdır. Her ne kadar Thomsen, tarduş teriminin etnik isim olduğunu düşünmüşse de[12] bu siyasi-idari bir ünvandır[13]. Kağan topraklarını üçe bölüyor, doğuya Tölis yabgu, batıya Tarduş şad atıyor, merkezi kendisi yönetiyordu. Ayrıca Tarduş’un Çin kaynaklarındaki karşılığı達頭, 大度 veya 呾度 olmalıdır[14].
James Hamilton’un Les Ouighours a L’Epoque Des Cinq Dynasties adlı kitabını Çinceye çeviren Geng Sheng (耿昇) ikinci baskıya önemli bir not eklemiştir:
“Bu kitabın ikinci baskısının düzeltmeleri tamamlanırken çevirmen, Dr. Hamilton’dan 6 Ocak 1984 tarihli bir mektup aldı. Kendisi çeviriye şu notun eklenmesini rica ediyordu:
O sırada bazı ünlü alimlerin Xueyantuo’yu Tarduş ve Tiele’yi Tölis ile özdeşleştiren görüşlerinden yararlanılmış, son yıllarda yapılan araştırmalarla bunun bir hata olduğu ve düzeltilerek Çin’de de yayılmasının engellenmesi gerektiği anlaşılmıştır[15].”
Tongdian, Yantuoların Hela (賀剌) boyunun torunları olduğunu yazar: “Önceki Yan[16] hükümdarı Muron Jun (慕容儁) [17] zamanında Xiongnu Chanyusu Hela Tou (賀剌頭) 35 bin kişilik boyunu toplayıp boyun eğdi. Yantuoların onların ardılıdır.[18] Bu olaydan Jinshu da bahseder: Xiongnu Chanyusu Helai Tou (賀賴 頭) 35 bin kişilik halkını toplayıp [Murong] Jun’a teslim oldu. Ona Yunzhong Jungong (雲中郡公) ünvanı verilerek Daijun’daki (代郡) Pingshu Kalesi’ne (平舒 城) yerleştirildi[19].”
Tongdian’daki Hela boyuyla Jinshu’daki Helai boyu aynıdır[20]. Helai, 2. yüzyılda Shanxi’ye yerleştirilen 19 Hun boyundan biridir[21]. Boyun ismi Wei Hanedanı zamanında Helan (賀蘭) olarak yazılmaya başlanmıştır. Yuanhe Xingzuan’da Helanların Wei Hanedanı’na bağlandıktan sonra Dai’ye yerleştikleri, sadakatlerine binaen “tebaa-yı sadıka” diye anıldıkları; Wendi zamanında soyadlarının tek karakterden oluşması emredildikten sonra bu emre rağmen Helan soyadını kullanmaya devam ettikleri yazar[22].
Shangdi’nin (煬帝) tahta çıktığı yıl (325) kardeşi Tuoba Hena (托跋紇那), Helan boyuna mensuptur. Saltanatının 3. yılında (328) Shangdi haber göndererek kardeşinin yanına gelmesini istemiş, Helan boyunun beyi Aitou (藹頭) bunu reddetmiştir. Buna çok sinirlenen Shangdi, Yuwen (宇文) boyuna Helanlara saldırmalarını emretmiş, Yuwenler yenilerek geri çekilmişlerdi. Daha sonra aralarında Helanların da olduğu bazı boylar birleşerek Tuoba Hena’yı Liedi ( 烈帝) adıyla hükümdar ilan etmişlerdi[23]. Tongdian’da bahsedilen Helai Tou ile Weishu’daki Helan beyi Aitou genellikle özdeşleştirilir[24]. Öyleyse Helanlar 320’li yıllarda Dai Hanedanı’na25 bağlıyken 348-359 arasında bir tarihte Önceki Yan Hanedanı’na teslim olmuştur. Kuzey Wei Hanedanı’nın kurucusu Taizu, 390’da Helanlara, Hetulinlere (紇突隣), Hexilere (紇奚) saldırıp Helanları kendine bağlamış[26], 397’de bu üç boyun Yinguan’daki[27] isyanı bastırılmıştır[28].
Bao Wensheng, 2010’da yayımladığı çalışmasında 3. yüzyılda Helanların Dai’nin kuzeyine yerleştiğini, Wei Hanedanı’na bağlandıktan sonra güneye göç ettirildiklerini yazar[29]. 2017’de Baoyin Deligen ile birlikte yaptığı araştırmada, Helan boyunun 3. yüzyılda Helan Dağı[30] (賀蘭山) civarında, Çogay Dağlarının (陰山) kuzeyinde ve kuzeybatısında yaşadıklarını söyler[31]. Her ikisi de dağın ismini Helan boyundan aldığı görüşünde uzlaşmıştır. Helan Dağı’nda “renkli atlar” yetiştirildiği bilgisinden hareketle Helai/Hela/Helan ismini Türkçe “ala” ile karşılarlar[32]. Yantuo’yu da “yuntluğ” olarak çevirirler ki yunt konargöçerlerin yetiştirdiği bir at cinsidir. Böylece Helan-yantuo’nun Türkçe Alayuntluğ olduğu sonucuna varırlar[33]. Bundan sonra Helan ile Bomalar (駁馬 / 駮馬) arasında ilişki kurarlar. Tongdian’daki “謂馬為賀 蘭” (ata helan derler) cümlesinde 馬 karakterinden önce 駁 karakterinin yazılmasının unutulduğunu, aslında Gök Türlerin Boma’ya helan dediğini öne sürerler[34]. Esasen Tongdian’ın Boma başlığında bunun açık ifadesi vardır: “Gök Türkler Boma’ya Hela, ülkelerine de Hela Ülkesi derler.”[35] Ayrıca Bomaların adının atlarının renginden ( 駁) geldiği yazılmıştır[36]. Beishi, bo’nun at cinsi olduğunu yazar[37]. Aynı bilgi Taiping Huanyu Ji’de vardır: “Helan Dağı, ilçenin 93 li kuzeybatısındadır. Dağın üzerinde bol miktarda beyaz ot vardır. Mavi-beyaz gibi görünen ala atlar[38] vardır. Kuzeyliler boma’ya ‘helan’ derler. Xianbeilerin bir türüdür. Duoyi Vadisi’nden (多依山谷) bir soydur. Bugün Helan bir soyadıdır ki dağın adıyla aynı kökten gelir.”
Bomalardan ilk bahis MS 45’te Anding’de (安定) Boma Shaobo’nun (駮馬少伯) isyan edip başka Hun boylarıyla birleşip Qingshan’da (青山) kamp kurmasıyla ilgili kayıttır[39]. Sonraki ilk kayıt ise Batı Gök Türk Kağanlığı ikiye bölündüğünde Bomaların Yipi Duolu Kağan’a (乙毗咄羅可汗) bağlanmalarına dair kayıttır[40]. Son kayıt ise 652’de Tang Hanedanı’na haraç göndermelerine dairdir[41]. Boma adının kayıtlarda az geçmesi Boma’nın Helan’la aynı olmasına yorulabilir. Yine de bazı sorunlar vardır. Bomaların 45’te Batı Çin’de Tibet sınırında olan Anding’de görülmüştür. Hâlbuki Helanlar 3. yüzyılda daha doğudaki Çogay Dağları civarında bulunuyorlardı. MÖ 121’de Huo Qubing (火去病), ülüşü Anding civarında olan Xiutu Beyi’ne ( 休屠王) saldırıp Hunların dinî törenlerde kullandıkları altın heykeli ele geçirmişti. Bu ağır yenilgiden sonra Yizhixie Chanu (伊穉斜單于) öfkeye kapılarak Hunye ( 昆邪王) ve Xiutu beylerini cezalandırmak istemiş, Hunye beyi çareyi Xiutu beyini öldürüp tebaasını ele geçirerek Han Hanedanı’na sığınmakta bulmuştu. Onunla birlikte gelen halk Henan’daki (河南) Xinqinzhong’a (新秦中) yerleştirilmişti. Xinqinzhong 3. yüzyılda Helanların tespit edildiği sahadır[42]. Baoyin ve Bao, bundan yola çıkarak Bomaların Xiutu beyine bağlı olarak Anding’de yaşadıklarını, sonradan Hunye beyiyle birlikte Çin’e göçerek Beiying Dağı çevresine yerleştirildiklerini ve dağın isminin Helan olarak değiştirildiğini öne sürmüştür[43]. Ancak bu yorum doğru olamaz. Çünkü Boma Shaobo, MS 45’te Anding’deki Hun boylarından birinin beyi olarak görülüyor. Hunye beyine bağlı boylar MÖ 121’de Xinqinzhong’a yerleştirilmişlerdi. Baoyin ve Bao’nun yorumunun doğru olabilmesi için bu boyların sonradan Henan’dan batıya Anding’e göçtüklerine dair bir kayıt olması gerekir ki böyle bir kayıtla karşılaşılamıyor. Bir o kadar önemli olan, at cinsi olan Boma’nın sadece Helanlar/Yantuolar tarafından yetiştirilmiyor oluşudur. THY’de konargöçer boyların atlarına vurdukları tamgalara ayrılan bölümünde Yantuoların atlarının Tongraların atlarıyla aynı cins olduğu yazar. Keza Bayırkuların atlarının da Tongra atlarına benzer olup maviye çalan beyaz renkli (驄馬) ve siyah benekli (駱馬) atlar olduğu bildirilir[44]. Öyleyse benekli atlar/boma yetiştirmek bir boyun karakteristik özelliği olamayacağı için Helanların/Yantuoların Boma boyu olduğu sonucunun güvenilir olmadığı anlaşılmaktadır. Yine de Xueyantuo Kağanlığı’nın dağılmasından sonra Xueyantuo boyunun da parçalanmış olması ve bir kısmının Boma adıyla varlığını sürdürmüş olması ihtimalini göz ardı etmemek gerekir.
Baoyin ve Bao, Bomaların etnik kökeni üzerine bir yorumda bulunmuştur. Helanların Xiongnulardan bir boy olarak kaydedilmesi ve Xueyantuoların Tiele boyları arasında sayılması münasebetiyle ve Yantuo-Boma özdeşliği kurmaları neticesinde Bomaların Türk oldukları ve Türkçe konuştukları sonucuna varırlar. Ancak Tongdian’da Bomaların bir diğer adının Eluozhi olduğunun yazmasından hareketle zamanla Moğolca konuşmaya başlamış olabileceklerini iddia ederler. Çünkü onlara göre Eluozhi ismi Türkçe bir kelimeyle ifade edilemez. Oysa Boma’nın “Alayuntluğ” olduğunu bizzat tespit etmişlerdi. Eluozhi kelimesinin alaca’nın Çince transliterasyonu olabileceğini, bunun kendi tespitlerini de doğruladığını düşünmemişlerdir. Yukarıda izah edildiği üzere Çince bir sıfat tamlaması olarak bo ma, Türkçeye tam olarak alaca atlı şeklinde çevrilebilir. Muhtemelen Eluozhi de alaca’nın Çince transliterasyonudur.
Bao, Helanların 4. yüzyılda Wei Hanedanı’na bağlandıktan sonra hiçbir iz bırakmadan tarihten silindiklerine dikkat çekerek Xuelerin Helanları bu dönemde ele geçirdiğini yazmıştır[45]. Aslında Helanlar tarihten silinmemiş, bilakis Zhou Hanedanı kurulduktan sonra güç kazanmıştır. Helan Chuzen (賀蘭初真), Taizu’nun ablası Prenses Jian’anchang (建安長公主) ile evlenmiştir. 562’de üstad-ı azam (太 傅) ve devletin direği (柱國) ünvanlarının yanında Changshan Jungong (常山郡公) olarak atanmıştır. Oğlu Helan Xiang (賀蘭祥) ise 11 yaşında yetim kaldıktan sonra imparatorun özel ilgisiyle yetiştirilmiş ve da sima (大司馬) ünvanı almıştır[46]. Zhou Hanedanı’nın ortadan kaldırılmasından sonra ise Helan adı kayıtlardan bir süre için çıkıyor ki bunun üzerinde daha sonra durulacaktır. Bu esnada daha önce görülmeyen bir isim, Yantuo kayıtlara giriyor. 6. yüzyılda yazılmış olan Weishu’da Helanlara rastladığımız hâlde Yantuoların adı geçmiyor. Yantuo ismi ise 7. yüzyılda yazılmış olan Beishi’de ve Suishu’da geçer. Yantuolara dair daha erken bir tarihe işaret eden kayıt Ashina Simo’nun karısı Tong Bilge Hatun’un mezar kitabesindedir. Kitabeye göre hatun 592’de doğmuştur ve Çogaylıdır[47]. Hatunun doğumundan sadece 9 yıl sonra 603’te Tardu’nun Sui ordularına yenilerek askerî gücünü yitirmesi bazı Tiele boylarına cesaret vermiş olmalıdır ki Aralarında Sijielerin (思結), Fulijuların (伏利具), Hunların (渾), Husaların (斛薩), Abaların (阿拔) ve Bugutların (僕骨) da bulunduğu 10 kadar boy Tardu’ya saldırır. Her şeyini yitiren Tardu, Tuyuhunlara (吐谷渾) sığınır[48]. Suishu’ya göre Xueyantuolar Altay Dağları’nın güneybatısında oturuyorlardı. Jiu Tangshu’ya göre ise 627’de Çogaylar’ın kuzeyinde İllig Kağan’a isyan ettiler. Şu durumda Xueyantuolar tam da Helanların bulunduğu yerde, Çogay Dağlarının kuzeyinde ortaya çıkmıştır. Bundan sonra bir kısmı Altayların güneybatısına göçmüş yahut Çogayların kuzeyinde Altayların güneybatısına kadarki geniş araziye yayılmış olmaları muhtemeldir. 10. Yüzyılda yazılmış olan Tang Huiyao’da Yantuo boyunun atlarının tıpkı Tongraların atları gibi siyah benekli beyaz atlar olduğu, Yantuoların Youzhou’nun kuzeyinde dağınık vaziyette yaşadıkları yazmaktadır[49].
Xue Boyu (薛部)
Xue boyunu araştırmaya birbirini takip eden iki olayı anlatan, iki farklı kaynaktaki iki kaydı karşılaştırarak başlamak gerekir:
395’te Tiefu Qujie (鐵弗屈孑), nam-ı diğer Helian Bobo (赫连勃勃), babası Liu Weichen (劉衛辰), Wei Hanedanı tarafından öldürüldükten sonra Chigan (叱干) boyuna sığınmıştır. Chigan beyi Tadoufu (他斗伏) onu Wei’ye teslim etmek istemiş ama Tadoufu’nun abisinin oğlu Chigan Ali’nin (叱干阿利) adamları Qujie teslim edilmeden önce onu kurtararak Sonraki Qin Hanedanı’na göndermiştir[50].
Wei İmparatoru Taizu haberi alınca Xueganların (薛干) yaşadığı Sancheng’e (三城) saldırarak boyu ele geçirdi. Xuegan beyi Taixifu (太悉佛) erken davranarak Caofu’ya (曹覆) saldırmıştı. Boyunun ele geçirildiğini duyunca Yaoxing’e (姚興) kaçmıştır[51].
İki kayıtta farklı isimlerle anılan boylar ve şahıslar aslında aynıdır. Jinshu’daki Chigan, Weishu’daki Xuegan boyudur. Jinshu’daki Tadoufu, Weishu’daki Taixifu ile aynı kişidir. Böylece Xuegan boyunun 395’te Wei Hanedanı’na bağlandığı öğreniliyor ki 5 yıl önce 390’da Helan boyu da Wei’ye bağlanmış ve Dai’ye yerleştirilmişti. Weishu, Xueganları Gaoche boyları arasında sayar ve Sancheng civarını yurt edindiklerini yazmaktadır[52].
Beishi’deki Xue Biaozi[53] biyografisinde babası Datou’nun (達頭) Yao Chang ( 姚萇) zamanında (384-393) boyunu toplayıp Wei’ye itaat ettiği, Wei Taizu’nun bundan duyduğu memnuniyetle ona Liaocheng Hou (聊城侯) ünvanı verdiği Biaozi’nin Dai’li olduğu yazar[54]. Biaozi’nin oğlu Xue Chu’nun (薛琡) Beiqishu’daki biyografisinde soyadının Chigan olduğu yazar[55]. Böylece Chigan-Xuegan-Xue özdeşliği kurulmuş oluyor. Datou’nun Wei’ye bağlandığı tarih dikkate alındığında belki Taizu’nun Sancheng’de Taixifu’ya bağlı olan Xueganlara saldırdığı sırada bir başka yerde Datou’ya bağlı bir başka Xuegan boyu bulunduğu ve Sancheng’in saldırıya uğradığı haberi gelince kendi rızalarıyla Wei’ye bağlandıkları sonucuna ulaşılabilir[56]. Bahsi geçen Xuelerin Wei Hanedanı’na bağlandıktan sonra Dai’ye yerleştirilmiş olmaları Chigan-Xuegan-Xue özdeşliğini kuvvetlendiriyor. Weishu’da Chigan adının sonradan Xue olarak değiştirildiğinin yazdığı da hatırlanırsa özdeşlik güç kazanmış olur[57].
Jinshu’da Wei hükümdarı Taizu’nun Helian Bobo’yu koruyan “Xianbei Xuegan Boyu”na saldırıp ağır bir yenilgi yaşattığı yazar[58]. Jinshu’nun Xueganları Xianbeilerden saymasına karşılık Weishu, Gaoche boyları arasında kaydeder. Weishu’ya göre Gaoche boylarının dilleri ufak tefek telaffuz farkları haricinde Xiongnu diliyle aynıdır. Hatta Gaocheleri Xiongnu chanyu soyuna bağlayan bir köken rivayetiyle bunu destekler. Böylece iki kaynakta Xueganların kökenleriyle ilgili birbiriyle çelişen ifadeler göze çarpar. Çelişkinin çözümü yine Weishu’da gizli olabilir. Weishu’da Wei Taizu’ya yenildikten sonra Önceki Yan Devleti’ne sığınan Xuegan beyi Taixifu’nun orada da barınamayarak kuzeye gittiği, Shangjun’un batısında yaşayan Xianbeiler dâhil bütün Huların bunu duyunca ona bağlandığı yazar. Söz konusu tarihlerde bozkırda demografik hareketlilik çoktan hâd safhaya ulaşmış, Xiongnu ve Xianbei boyları birbirine karışmış vaziyetteydi. Aynı siyasi bünyede değişen oranlarda Xiongnu ve Xianbei boylarının bulunması alışıldık bir durumdu. Bu sebeple söz konusu dönemle ilgili etnik araştırmalarda büyük güçlük çekilmektedir. Bu bağlamda Jinshu’da Xueganların Xianbeilerle ilişkilendirilmesi belki Xueganlara bağlanan boylar arasında Xianbei kökenli olanların sayıca fazlalığına işaret ediyor olabilir.
Weishu’nun Xueganları Gaoche boyları arasında sayması Xuegan-Xueyantuo bağlantısını güçlendiriyor. Çünkü Weishu’da Gaoche olarak anılan boylar sonraki kaynaklarda Tiele adıyla anılmıştır. Xueyantuolar da her daim bir Tiele boyu olarak kaydedilmiştir. 603’te yeni bir kağanlık kurma girişiminde bulunan İzgil (思結), Fuliju (伏利具), Hun (渾), Husa (斛薩), Aba (阿拔), Bugut (僕骨), Xueyantuo, Qibi (契弊) gibi boylar Tiele boylarındandı[59]. 628’de Doğu Gök Türk Kağanlığı’nın çöküşüne ve yeni bir kağanlığın kurulmasına yol açan isyana kalkışan Tongra (同羅), Bayırku (拔野古), İzgil, Ediz (阿跌), Uygur, Xueyantuo boyları da Tielelerdendi. Bu boylar Weishu’da Gaoche boyları arasında sayılmışlardır[60].
Xueyantuo Kağanlığı (薛延陀部 /薛延陁部)
Çin’de Zhou Hanedanı devrilirken Chigan/Xuegan/Xue ve Helan isimleri de kayboldu ve eş zamanlı olarak bozkırda Xueyantuolar belirdi. Tongdian’ın Xuelerin Yantuoları ele geçirdiğini bildirmesinden hareketle Zhou Hanedanı devrilirken Xuelerin de Helanları ele geçirdiği ve birlikte Çogay Dağlarının kuzeyine göçtükleri sonucu çıkarılabilir. Kaynakların bu süreci karanlıkta bıraktığı doğrudur. Mamafih Helan adının ortadan kalktığı dönemde Xueyantuoların ortaya çıkması, Yantuoların Helanların torunları olduğunun kaydedilmesi ve Xuelerin Yantuoları bilinmeyen bir tarihte ele geçirmiş olduğunun yazılması birlikte düşünüldüğünde ulaşılacak sonuç az evvel izah edilenden başka olamıyor.
603’te 10 kadar Tiele boyu Tardu’yu pusuya düşürüp ordusunu kırarak Tuyuhunlara (吐谷渾) sığınmasına sebep olmuştur.[61]. Batı Gök Türk hükümdarı Chuluo Kağan Tieleleri itaat altına alarak bir süreliğine düzeni yeniden sağlamış göründü. Ama Tielelerin, özellikle Xueyantuoların yeniden baş kaldıracağı endişesiyle Tielelerin önde gelenlerinden yüzlercesini öldürmesi her şeyi değiştirdi. 605’te Tiele boyları bu kez Chuluo’yu mağlup ederek bağımsızlıklarını kazandılar[62]. Qibi boyunun beyi Geleng’I[63] (契弊歌楞) Yiwuzhen Mohe Kağan (易勿真莫何可汗) adıyla kağan kaldırdılar (ilan ettiler). Mohe Kağan, Tanhan Dağı’nı merkez edindi. Xueyantuo erkini Yishibo (乙失鉢) da Yexi Küçük Kağan (也咥小可汗) ünvanı aldı. Kaynaklarda Xueyantuolardan ilk defa bu vesileyle bahsedilmektedir. 611’de ise Batı Gök Türk egemenliğini ele geçiren Shegui Kağan’a (射匱可汗) bağlanmak zorunda kaldılar. 17 yıl sonra Yishibo’nun torunu Yinan (夷男) liderliğindeki Xueyantuolar, Uygurlar, Bayırkular, Edizler, Tongralar, Bugutlar ve Xiler ile birlikte Batı Gök Türk Kağanlığı’ndan ayrılarak doğuya geçti ve İllig Kağan’a isyan ederek Xueyantuo Kağanlığı’nı kurdu. Yinan, Zhenzhu Bilge Kağan (真珠毗伽可汗) ünvanıyla tahta çıktı. 629’da Tang İmparatoru Taizong bayrak ve davul göndererek bağımsızlığını tanıdı[64]. İllig Kağan’ın Tang ordularınca ele geçirilmesinden sonra Xueyantuolar Ötüken’e yerleşerek doğuda Shiwei ve Mohe topraklarını içermek kaydıyla batıda Altaylara ve güneyde Gobi Çölü’ne kadar egemen oldular. Tang Hanedanı ile kısa süren iyi ilişkiler geliştiren; bir prensesle evlenmek üzere anlaşan Zhenzhu Bilge Kağan’ın yükselişi kısa sürdü. Düğün hediyesi olarak vermeleri gereken hayvanları yolda telef oldukları için eksik vermeleri üzerine Taizong evlilikten vazgeçti. Ashina Simo’nun Tang’ın kuklası olarak Gobi’nin güneyindeki Türklerin kağanı olması üzerine Tang ordularıyla karşı karşıya geldiler. 646’da Zhenzhu Bilge Kağan öldükten sonra başlayan iç savaşla iyice güçten düşen kağanlık pek kısa zamanda dağılmıştır.
Kağanlık Sonrası Xueyantuolar
647’de Uygur, Bayırku, Tongra, Bugut, Duolange, Sijie, Ediz, Qibi, Diejie, Hun, Huxue gibi 11 boy Tang İmparatoru’na elçi marifetiyle “Yantuo kağanı büyük devlet yönetmeyi beceremedi, boylar dağıldı” diye haber gönderir. Bu boyların Tang’a bağlanmaları üzerine Gobi’nin kuzeyinde Altı Eyalet ve Yedi Vilayet ( 六府七州) kurulmuştur[65]. Devrilmiş olan Xueyantuolar da Qilian Zhou’ya bağlanmıştır[66]. 650’de Qibi boyunun yaşadığı yerde Helan Dudufuluğu (賀蘭都督 府) kurulur ve Duolangelerin yaşadığı Yanran Eyaleti’ne (燕然都督府) bağlanır[67]. Aynı tarihte Helan Dudufuluğu’nun batısında Yantuolar için Dahun Dudufuluğu (達渾都督府) kurulmuştur. Burada 124 hane 495 kişi yaşıyordu[68]. XTS’ye göre Yonghui Saltanat Devresi (650-655) ortasında dağınık Yantuo boyları buraya yerleştirilmişti. Kaiyuan saltanat devresi 16. yılda ise terk edilmişti[69]. Kağanlık dağıldıktan sonra Xueyantuoların çok küçük bir kısmının kaderi bu şekilde öğrenilebiliyor.
24 Temmuz 671’de Zhou Guogong Wu Minzhi’nin (武敏之) soyadını değiştirerek suç işlediği, asıl soyadı olan Helan’ı kullanmaya başladığı rapor edilmektedir[70]. Wu Minzhi, İmparatoriçe Wu Zetian’ın (武則天) yeğenidir. Babası Helan Yueshi (賀 蘭越石), İmparatoriçe’nin ablası olan Wu Shun (武順) ile evlenmiştir. Wu Zetian imparatoriçe olduğunda babası Wu Shihuo’ya (武士彠) Dai Furen (代國夫人) ünvanı verilir. O sırada Helan Yueshi ölmüş olduğundan onun yerine hanımı Wu Shun’a Han Furen (韓國夫人) ünvanı verilmiştir[71]. Minzhi, dedesi öldüğü zaman Wu soyadı ile birlikte dedesinin ünvanlarını miras alır[72]. Zhou Hanedanı devrildikten sonra kaynaklardan silinen Helan boyu, Helan Yueshi’nin Wu Shun ile evlenmesi vesilesiyle yeniden belirmiştir. Üstelik bu olaylar Xueyantuo Kağanlığı’nın dağılmasından hemen sonra vuku bulmuştur.
Wei Hanedanı’na bağlanmasından sonra Helan boyunun Çin’de kurulan hanedanlarla akrabalık kurmasına sık rastlamaktadır. Helanların akrabalık kurmadığı tek hanedan Yang Qian’ın kurduğu Sui Hanedanı idi ki aynı tarihlerde Helan ismi kaybolurken Yantuo ismi karşımıza çıkar. Helan ismi ancak Xueyantuo Kağanlığı dağıldıktan sonra yeniden ve Tang İmparatoriçesi’nin akrabası olarak ortaya çıkmıştır. Öyle anlaşılıyor ki Helanlar Sui Hanedanı ile uzlaşamamış ve Çin’i terk etmiş, Çogay Dağları’nın kuzeyine göçmüş, burada Xue boyu tarafından ele geçirilmiş, Gök Türk Kağanlığı’na bağlanmış ve isyan ederek Xueyantuo Kağanlığı’nı kurmuştur. Kağanlık dağıldıktan sonra Xueyantuoların bir kısmı Baykal Gölü civarında Qibi boyuyla yakın bir şekilde yaşamaya devam etmiş olmalıdır ki Qibi boyunun yaşadığı bölge Helan Dudufuluğu olarak tescil edilmiştir. Başka bir kısım ise bir şekilde Çin’e gitmiş ve orada bürokraside yer bulup asalet ünvanları almıştır.
Xue Boyu ile Sir Boyu Arasındaki İlişki
Hirth’in Çin kaynaklarındaki Xue ile Tonyukuk Yazıtı’ndaki Sir’i birleştiren görüşünü destekleyen kanaatlerini bildiren araştırmacılar vardır[73]. Xue ile Sir arasında bir bağlantı kurmasalar bile, Sir’i bir etnik isim yahut boy adı olarak açıklayan araştırmalar da mevcuttur[74].
Tonyukuk Yazıtı’nda II. Gök Türk Kağanlığı Türk ve Sir olmak üzere iki gücün oluşturduğu bir koalisyonmuş gibi anlatılır[75]. Ancak Bilge Kağan ve Köl Tigin Yazıtlarında Sir adı geçmez. Anlaşıldığı kadarıyla Tonyukuk, Sirleri benimsemiştir, belki de Sirlerden birisidir. Eğer durum böyle ise Sir, II. Gök Türk Kağanlığı’nın kurucu boylarından biri, Türk boyundan sonra en önemli boy olmalıdır. Çünkü Tonyukuk, kimin kağan olacağına bizzat karar verdiğini iddia etmektedir[76]. Yine de Türk boyunun ve kağanlarının üstünlüğünü kabul eden bir tavrı vardır. Bu tavrı da Sir boyunun ikincil bir pozisyonda olduğunu düşündürmektedir. Bilge Kağan ve Köl Tigin Yazıtlarında Tonyukuk kimin kağan olacağına karar verebilen üstün bir konumda görünmüyor. Bu durum kağanlığın hâkim boyunun ve kağanın üstün ve tekil konumunu tartışmadan uzak tutma eğilimine karşın güçlü bir boy olarak Sirlerin kağanlığın ikinci sıradaki kurucu boyu olduğunu yine Sir boyundan olan Tonyukuk’un hatırlatma çabası olarak görülebilir.
Ekber Tuniyaz, II. Gök Türk Kağanlığı’nın kuruluş yıllarında Xueyantuoların da Tang Hanedanı’na karşı ayaklandığı bilgisinden hareketle Xuelerin II. Gök Türk Kağanlığı’nın kurucu boylarından biri olup, yazıtlardaki Sir boyuna tekabül ettiğini savunmuştu[77]. Tonyukuk Yazıtı, Tuniyaz’ın görüşünü desteklemiyor. Yazıta göre Tonyukuk, Gök Türklerin Tang Hanedanı’na bağlı olarak yaşadıkları dönemde, Çin’de doğmuştur[78]. Keza Jiu Tangshu’ya göre de Chanyu Duhufuluğunda (單于 都護府) yöneticidir. Kısa bir süre için hapse atılmış, daha sonra eski yetkilerini de geri alarak serbest kalınca İlteriş’e katılmıştır[79]. Bu olayların cereyan ettiği esnada Xueyantuolar dağılmış bulunuyorlardı. Kaynaklara göre Chanyu Duhufuluğunda Xueyantuo bakiyesi yoktu. Zaten artık boyun bakiyeleri de II. Gök Türk Kağanlığı’nın kuruluşunda büyük rol alacak güçte değildi. Bu bakımdan Xue Boyu, Tonyukuk Yazıtı’nda geçen Sir Boyu olamaz.
Sonuç
Tongdian’ın Yantuoları Helai/Hela Boyu’nun devamı saymasından hareket edilerek Helai/Hela/Helanlar hakkındaki belgeler incelendiğinde Yantuoların tam adının “Hela Yantuo”; Türkçe karşılığının ise “Ala Yuntluğ” olması gerektiği anlaşılmaktadır. Helai/Hela Boyu’nun Xiongnu boyu olduğu kaynaklarda açıkça ifade edilmektedir. Chigan/Chiyu/Xuegan/Xueyu olarak anılan boyun adının sonradan kısaltılarak Xue yapıldığı kaynaklarda belirtilmiştir. Xue Boyu Weishu’da Gaoche boyları arasında sayılmaktadır. Helan ve Xue boyları 4. yüzyılda hemen hemen aynı yıllarda Dai idari bölgesine yerleştirilmişlerdi. Helanlar Çin’de egemen hanedanlarla yakın ilişkiler kurarak kamu görevleri almışlardır. Xueler Wei Hanedanı içinde benzer şekilde kamu görevleri üstlenmişlerdi. Kuzey Qi Hanedanı içinde de pozisyonlarını koruyabildiler. Ancak Zhou Hanedanı kurulduktan sonra Xue Boyundan kimselerin bürokrasi içinde yer aldıklarına dair kayıt bulunmuyor. Onların aksine Helanların Zhou Hanedanı ile yakın ilişkileri ve akrabalıkları vardı. Sui Hanedanı’nın kurulmasından sonra bu hanedanın kurucusu olan Yang Qian ile Helan Xiang yakın arkadaş oldukları hâlde Helanların devlet içinde yer edindiklerine dair bir kayıt bulunmamakta ve adları dahi geçmemektedir. Her iki boyun adlarının silindiği dönemde Xueyantuo ismi ortaya çıkar. Yantuo boyundan olan Tong Bilge Hatun 592’de doğmuş olup mezar kitabesine göre Yinshanlı, yani Çogay dağları civarındandır. Kendisi Gök Türk kağan soyu olan Ashinalardan Simo ile evlenmiştir. Kaynaklarda Xueyantuoların Ötüken ile Tanhan Dağları arasına yayılmış olduğu yazıldığına ve Xueyantuolar 603’te Batı Gök Türk Kağanı’na isyan ettiklerine göre 592-603 arasında bir tarihte Çogay dağlarından kuzeye ve kuzeybatıya doğru göçmüş olmaları gerekir. Yine bu tarihler arasında Xue Boyu, Yantuo boyunu ele geçirmiş olmalıdır.
Çin kaynaklarına göre Doğu Gök Türk Kağanlığı’nın yıkılışında birinci derecede etkin güç Xueyantuolar ise de Orhun Yazıtlarında onlardan bahsedilmemiştir. Yazıtlarda kağanlığın yıkılmasından Oğuz boyları sorumlu tutulmuştur. Söz konusu Oğuz boylarının liderliğini Xueyantuolar yapmıştı. Ancak yazıtların dikildiği yıllarda Xueyantuolar çoktan dağılmış, siyaseten önemsiz duruma gelmişlerdi. Onların bu durumuna karşın bir zamanlar liderliğini yaptıkları Oğuz boyları varlığını ve siyasal önemlerini sürdürüyordu. Yazıtlarda Xueyantuoların anılmamış olması gerek Bilge Kağan’ın gerekse Tonyukuk’un Oğuzların gücünün ve oluşturdukları iç tehdidin farklında olarak onları gelecekte yeniden ayaklanma fikrinden uzak tutmaya çalışmasından kaynaklanıyor olabilir. Zira söz konusu yazıtlar tarihi kaydetme arzusundan ziyade devletin devamlılığı için yazılmış, muhatabını devlete bağlılığa ikna etmeyi amaçlayan metinlerdir.
Tonyukuk Yazıtı’nda geçen Sir, bir boy adı gibi anlaşılmaktadır. Tonyukuk’un mensup olduğu Ashide Uruğu ile Sir arasında çok yakın bir ilişki bulunuyor olmalıdır. Belki de Sir Boyu’nun bey soyu Ashidelerdir. Ashide ile Sir arasındaki ilişki başka bir araştırmayla açıklığa kavuşturmak umuduyla yalnızca bu düzeyde tespit edilebilmiştir.
Kısaltmalar
BS: 北史 (Beishi)
BQS: 北齊書 (Beiqishu)
HS: 漢書 (Hanshu)
JS: 晉書 (Jinshu)
SS: 隋書 (Suishu)
TD: 通典 (Tongdian)
THY: 唐會要 (Tang Huiyao)
TPHYJ: 太平寰宇記 (Taiping Huayu Ji)
XTS: 新唐書 (Xin Tangshu)
WS: 魏書 (Weishu)
YHXZ: 元和姓纂 (Yuanhe Xingzuan)
ZZTC: 資治通鑒 (Zizhi Tongjian)