Kök Türk ve Uygur devri kitabelerinde sıkça geçen Azlar, ilim adamlarınca bugüne kadar genellikle, Çin kaynaklannda An-ts'ai ve A-lan-lio şeklinde transkripsiyon edilen[1] kavim ile eş tutulmuşlardır [2].
Alanlar ile birleştirilen Azlar konusunda yapılan araştırmaların hiçbiri, onların da bir Türk boyu olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurmamıştır. İlk defa tarafımızdan, Kök Türkçe kaynaldarda bir etnik ad olarak geçen Azların, Türk boylarından biri olabileceği fikri ileri sürülecektir.
Herşeyden evvel Az ile Alan arasında fonetik bir uyum yoktur. Elimizdeki Kök Türkçe kaynaklardan da anlaşılacağı üzere Azlar, Tannuola'nın kuzey taraflarında, halen Batı Tuva, Yukarı Alaş, Ak Su ve Kara Köl civarlannda yaşamaktadırlar[3]. Bilindiği gibi bu bölge otüken'in kuzey- batısında olup, Türklerin meskfin olduğu bir yerdir. 1971 yılında bulunan Bayan-Kol[4] yazı tı da Azlara ait olup, onların tarihi yurtlarının kesin sınırlarını çizmektedir. Fakat tarihi kaynaklardan anlaşılacağı üzere Alanların, Roma çağında Kafkaslar ile Hazar arasında yaşadıklarını ; Hunların 370-375 senelerinde geçtiklerinde Kafkaslarda Alanlara rastladıklarını ve bunları daha batıya, yani Avrupa kıtasına doğru sürdülderini, ayrıca 8-13. yüzyıllar arasında Kafkasya bölgesinde Alanlara tesadüf edildiğini biliyoruz[5]. Halbuki elimizdeki 8. yüzyılın ilk yarısına ait Kök Türkçe kaynaklarda Azların bugünkü Tuva bölgesinde yaşadıkları görülmektedir. Buna karşılık Alanlar veya Asların 8. ası dan evvelde, 8. asırdan sonrada Kafkasya bölgesinde görüldükleri biliniyor. Azlara karşı bir sorumluluk hisseden Kök Türkler, bu ülke sahipsiz bulunmasın diye buraları düzene sokmuşlardır. Kögmen yir-sub idisiz kalmazun tiyin Az, Kırkız bodunıg itip yaratıp keltimiz [6]. Kök Türklerin Azlara ve Kırkızlara karşı bir sorumluluk hissetmeleri hiç de küçümsenecek bir hadise değildir.
Kök Türkçe yazıtlarda ilk defa Az adı 709 yılındaki Kök Türk-Kırkız savaşları münasebetiyle geçmektedir: Altı otuz yaşımka Çik bodun Kırkız birle yagı boltı. Kem keçe Çik tapa süledim. eırpente süngüşdim. Süsin sançdım. Az bodunıg alim[7]. Buradan AzIann da Kırkızlarla ittifak içinde olduklarını ve Çilderle beraber onların da itaata alındıklarını öğreniyoruz (7 to). Azlann, Türgiş ordusu içerisinde de görevli oldukları yine kitabelerden ortaya çıkmaktadır. 710 senesindeki Türgiş savaşı sı rasında Türgiş liderinin bakanlarından birinin Az Tutuk olduğu görülmektedir: 01 yfika Türgiş tapa, Altun Yışıg toga, İrtiş ogiizig keçe yorıdımız. Türgiş bodunıg uda basdımız. Türgiş kagan süsi Bolçuda otça burça kelti. Süngiişdümiz. Kül Tigin başgu boz at binip tegdi. Başgu boz (anta ölti).... ikisin özi altuzdı. Anta yana kirip Türgiş kagan buyruk' Az Tutulug eligin tutdı. Kaganın anta ölürtümiz. Ilin altının. Kara Türgiş bodun kop içikdi [8].
Bayan-Kol yazıtından çıkan neticeye göre, 8. yüzyılda Azlann altı urug halinde ve Tannu-ola'nın batısındaki Mugur bölgesinde yaşamaktadırlar: Elim Altı Azim, ökünçig bölunedim. Mugur anta, tüzüm, kızıgım anta kantım, ünim, kızıgun özin anta konatmadım[9]. 714 yılında Aılar isyan etmişler, fakat Köl Tigin'in idaresindeki Kök Türk ordusu bu ayaldanmayı bastırmıştır: Az bodun yagı boltı. Kara Költe süngüşdümiz. Köl Tigin bir kırk yaşayur erti. Alp Salçı akın binip oplayu tegdi. Az ilteberig tutdı. Az bodun anta yok boltı [10]. Büyük bir ihtimalle bu savaşta ele geçirilen Az ilteberi adına dikilmiş olabilecek olan Bayan-Kol yazı tında Az topraklarının savaş ile ele geçirildiği neticesine vanlabilir. Aynca Mugur-Sargol bölgesinde bulunan yazıtlar da[11] Azlara ait olabilir!
Azlann adına Uygurlann çağında da rastlıyoruz. Şine-Usu yazı tında Az adı, 751 yılında Çilder ile Apa isilere karşı yapılan mücadeleler vasıtasıyla geçmektedir: Tutuk başın Çik tapa bınga ıtdım. ısi yer tapa Az er ıtdım. "Kör" tidim [12]. Buradan Azlann Uygurlara tabi olduğu neticesi çıkmaktadır. Terhin yazıtında Uygurlara bağlı boylar arasında zikredilmektedirler: Az Aşpa Tay Sengün, bodunı Tongra, Ediz, Kayabart, Üç Karluk bunça bodun yabgu bodunı [13]. Uygurlar çağında Azlann mühim bir siyasi kuvvetleri yoktur. Uygurlara bağlı bir boy halinde yaşamaktaydılar.
Öyle anlaşılıyor ki, Azlar menşei itibarıyla Türk boyları içerisine dahil edilmeseler dahi, zaman içerisinde Türk kültürü arasında erimişler ve Türkleşmişlerdir. Bu sebeple biz Azlann, İran menşeili Alanlardan farklı bir etnik yapıya sahip olduklanna inanıyoruz.