Bilindiği üzere, "kurgan". Batı dillerindeki "tumulus", yapay mezar tepesi karşılığı kullanılan Türkçe bir sözcüktür. Anadolu ve Ön Asya'ya yabancı olan bu türde mezar anıtı geleneğinin en erken temsilcilerine Asya bozkırlarında M.Ö. 5. binyılın ikinci yarısından beri rastlanılmaktadır. Anadolu'ya bu türdeki mezar anıtları, Balkan kökenli bir halk olan Phrygler tarafından Orta Anadolu’ya getirilmiştir ve en eskileri de M.Ö. 800 yılları civarına tarihlenir[1]. Buna karşılık kurgan türü mezar anıtı geleneğinin Transkafkasya'da M.Ö. 3. binyılın ortalarından beri var olduğu Gürcistan'daki Martkopi, Bedeni ve Trialeti gibi birçok nekropolden bilinmektedir. Bu adetin giderek tüm Transkafkasya ve Doğu Anadolu'ya da yayılmış olduğu son yıllarda yürütülen yüzey araştırmalarıyla belirlenmiştir. Aşağıda Muş ve Ağrı illerinde sürdürdüğümüz yüzey araştırmaları sırasında saptadığımız kurganlar etraflı şekilde tanıtılarak, bu konuda ilk adımlardan biri atılmaya çalışılacaktır[2].
Doğu Anadolu Yüksek Yaylası'nın M.Ö. 2. binyılıyla ilişkili çalışmalarımız 1992 ve 1999 yılları arasında yürütülmüş ve bunun sonucunda Erzurum ve Muş arasında çekilecek bir hattın doğusunda ve Güneydoğu Toroslar'ın kuzeyinde kalan bölgenin, Transkafkasya ve İran Azerbaycan'ından bilinen M.Ö. 2. binyıl boyalı çanak çömlek kültürlerinin yayılım alanı içinde olduğu belirlenmiştir[3]. Günümüzde Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, Nahçıvan ve İran Azerbaycanı’nın bulunduğu ve bu kültürün yayıldığı geniş bölge birtakım bölgesel farklılıklarla birlikte (Trialeti, Tazekent, Sevan-Üzerlik ve Van-Urmiye), özellikle çanak çömlek geleneğinde kendini gösteren ortak bir kültürü paylaşmıştır. Yerleşim alanları, kronoloji, köken ve sosyal yapı gibi henüz çözülmemiş birçok problemi olan bu kültürün genel anlamda bazı özellikleri belirgindir. Söz konusu kültür en iyi şekilde pek çoğu kazılarla araştırılmış olan mezarlıklardan tanınmaktadır ve bunlar genellikle çok sayıda kurgan içermektedir.
Her ne kadar 20. yüzyılın başlarında Kars yakınlarındaki Küçük Çatma (eski Maly Pergit, res. 1) köyünde kurganlar ortaya çıkarılmışsa da bu adetin Doğu Anadolu'daki yayılımı ve ayrıntılar konusunda yakın zamana değin hiç bir bilgi yoktu[4]. Aşağıda belirtileceği üzere, yüzey araştırmalarıyla ortaya koyduğumuz en dikkat çekici sonuçlardan biri kurgan tipi gömü adetinin Doğu Anadolu'daki varlığının iyiden iyiye belirlenmiş oluşudur.
Kurgan türü mezarlara rastladığımız ilk yöre Ağrı il merkezinin doğusundaki Suluçem ilçesidir[5]. Burası Aras Güneyi Dağlarının güney eteklerinde, Iğdır ve Doğubeyazıt halkı için önemli bir odak alanı olan Sinek Yaylası’nın güney ucunda, denizden 1750 m. yüksekliktedir. Volkanik bir arazide kurulu bulunan Suluçem'de 1995 yılında 6 adet kurgan saptadık (Res. 1-2). Bunlardan üçü Suluçem ilçe merkezinin içinde, diğer ikisi Güllüce köyüne giden yolun sağında ve solunda, sonuncusu ise Güllüce köyünde bulunmaktadır.
İlçe merkezindeki kurganlardan ikisi (II-III) tarla açmak amacıyla, hiç bir izleri kalmayacak şekilde tahrip edilmiştir. Sonuncusu ise (I) sağlam durumdadır (Res. 3). Yaklaşık 43.00 m. çapında ve 4.00-5.00 m. yüksekliğindedir. Bugün üzeri modern bir çit duvarıyla iki kısma ayrılmış bulunan kurganın yüzeyi yoğun bitki örtüsüyle kaplıdır. Bununla birlikte yığma tepesinin taş ve topraktan yapıldığı belirgindir.
Suluçem kurganlarından en dikkate değer olanı Güllüce köyüne doğru uzanan yolun 500 m. kadar sağındadır (IV). Taş ve topraktan yapılmış olan bu kurganın çapı 60.00 m. yi, yüksekliği ise yaklaşık 10.00 m.'yi bulmaktadır. Görülebildiği kadarıyla, kurgan merkezi bir tepe (ana kurgan) ile bunun eteklerindeki küçük taş kümelerinden oluşturulmuştur (Res. 4-8). Merkezdeki ana kurganın etrafını kuşatan ve küçük birer kurgan olması gereken bu tepecikler 5.00-6.00 m. kadar çapındadır. Doku olarak aynen merkezi kurganı andırırlar, sayıları da belirlenebildiği kadarıyla 9 kadardır. Kazı yapmaksızın sağlıklı bir sonuç alınması mümkün olmamakla birlikte, yüzey bulguları açısından, büyük tepenin altında tek bir gömüden çok, fazla sayıda gömü yapılmış olabileceği ihtimalinden söz edilebilir. Bu türde gömü anlayışının varlığını Gürcistan'daki Meskheti kurganlarından da biliyoruz[6].
V. Kurgan yine aynı yolun üzerinde, Tutumlu köyünü geçer geçmez yolun 300-400 m. kadar solundadır.
VI. Kurgan Suluçem ilçe merkezinin 6 km. kadar kuzeybatısındaki Güllüce köyü içindedir. 1994 yılında bir define kazısı sırasında büyük çapta tahrip edilmiştir. Bu kazıdan günümüze kalan yalnızca 5.50 m. derinliğinde bir çukurdur (Res. 9). Bu çukurdaki kesitler ve dolgunun adeta bir konglomerayı andıran dokusundan yığma tepenin iri çakıl taşları ve toprakla yükseltildiği anlaşılmaktadır (Res. 10).
Bu define kazısı sırasında çekilen fotoğraflardan anlaşıldığına göre kurganın altında doğu-batı yönünde uzanan 3.50 x 1.50 m. kadar boyutlarında bir taş sandık mezar bulunmaktadır; üzeri 3 adet çok büyük sal taşı kapak ile örtülüdür (Res. 11-12). Hediyelerle birlikte tek kişilik bir gömünün bulunduğu mezara tek bir kapak taşının kaldırılmasıyla girilmiştir. Açılan çukur içinde duran 1.90 x 1.20 x 0.20 m. boyutarındaki taş levhanın bu kapak taşı ya da bunlardan biri olduğu söylenebilir. Çukurun içinde hemen hemen aynı boyutlarda 2 adet sal taşı daha görülmektedir (Res. 13). Kurganın orijinal yüksekliği ve görünümü hakkında her hangi bir bilgiye sahip değiliz[7].
IV no'lu kurganın zirvesinde yapılan küçük çaplı bir kaçak kazı çukurundan bazı parçalar bulunmuştur. Bunlar kiremit astar üzerine siyah renkle bezenmiş (monokrom boyalı) iki gövde parçası ile siyah açkılı mala sahip olan içe kapalı ağız kenarlı bir çömlektir (Res. 14/3). İrice çömleklere ait olan gövde parçalarından biri kalın dalgalı hatlar (Res. 14/2) diğeri ise bu türde bir bandın her iki yanına yapılmış çengellerle bezelidir (Res. 14/1).
1994 yılında VI no’lu kurganda yapılan define kazısında ele geçirilen ve bugün Erzurum Müzesinde bulunan iki adet alçak boyunlu çömlek, M.Ö. 2. binyıl boyalı çanak çömlek kültürlerine ait Doğu Anadolu Yüksek Yaylası'nda konteksini tam olarak anlayabildiğimiz ilk buluntular olması açısından önemlidir. Monokrom boyalı olan çömleklerden birinin bezemesi içi dalgalı hatlarla dolu geniş dörtgen dizileridir (Res. 14/4). Bu motif Sevan-Üzerlik Kültürü’nün en belirgin özelliklerindendir. Diğeri ise kelebek motifleri, içi paralel hatlarla dolu üçgenler ve dalgalı hatlarıyla Tazekent grubuna girer (Res. 14/5; 15). Her ikisininde ağız kenarı paralel kalınca çizgilerle bezelidir.
Suluçem kurganları hem yapısal özellikleri hem de çanak çömlek para-lelleriyle (bkz. katalog) Ermenistan’da yoğun olarak görülen Tazekent ve Sevan-Üzerlik kültürleriyle benzer özellikler gösterir[8]. Taş ya da taş ve toprak yığma tepelerin altında mezar odaları, taş sandık veya toprağa açılmış çukur mezarlar bulunan kurganlar Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan'ın kuzeyinde çok yaygındır. Bunlardan içinde boyalı çanak çömlek bulunan kurganlara, Transkafkasya'da anıtsal kurganlarıyla Trialed[9] ve Zurtaked[10] başta olmak üzere, Meskhed[11], Lçaşen[12], Ariç[13], Keti[14], Verin Naver[15], Aygeşat[16], Tazekent[17], Eçmiadzin[18], Metsamor[19] ve Ezneburd[20] gibi birçok mezarlıkta rastlamak mümkündür.
Doğu Anadolu'da kurgan türü mezarlara rastladığımız ikinci yöre, Muş ili Malazgirt ilçesi’nin 19 km. kuzeybatısındaki Nurettin köyüdür[21]. Murat’ın kollarından Alagöz Deresi'nin sağ kıyısı üzerindeki köy 1540 m. rakımlıdır. Hemen kuzeyinde, Kaletepe adını taşıyan yaklaşık 250 x 150 x 40 m. boyutlarında bir höyük[22] ve bunun doğu etekleri üzerinde ise kurgan olarak ta-nımlanabilecek 3 tepecik bulunmaktadır (Res. 1; 16).
Düzgün konik biçimleriyle doğal bir görünüm veren tepecikler yaklaşık 10-15 m. çapında ve 7-8 m. kadar yüksekliğindedir (Res. 17-20). Bunlar gerçekten bizim tanımlamaya çalıştığımız gibi birer mezar tepesi yani kurgan iseler, üzerlerinde definecilerce açılmış olan çukurlardan toprak yığma türünde oldukları anlaşılmaktadır.
Tepeciklerden ortadaki (II) köylüler tarafından kısmen tahrip edilmiştir (Res. 19). Bu kaçak kazı sırasında boya bezemeli bazı çanak çömlekler, tepenin kuzeydoğusunda açılmış toprak bir çukur içinden çıkarılmıştır (Res. 21). Yoğun bir tahribat görmüş olan bu tepenin güneyinde, kayalaşmış sert toprağa oyulmuş, düzgün plan vermeyen bir mekan yine kaçak kazılar sırasında ortaya çıkarılmıştır. Kapı görünümlü alçak bir girişten içeri girilen bu mekan, önce 1.00 m. kadar genişliğinde koridorumsu ve alçak, düzensiz, ince-uzun bir geçit, sonra da yine oldukça düzensiz bir oda görünümündedir. Ancak bu mekanın içinde bir mezar olduğuna işaret eden hiç bir iz yoktur. Buna karşılık, hemen girişin önüne yığılmış olan kazı toprağı içinden birkaç boyalı çanak çömlek parçası ele geçirilmiştir.
Olasılıkla ana toprak üzerinde yükseltilmiş yapay bir yığma olarak tanımlayabileceğimiz bu tepelerin altında gerçekten bir gömü mekanı olup olmadığını, tek bir şüpheli örneğe dayanarak, söyleyebilecek durumda değiliz. Buna karşılık, köylülerin ifadeleri ve boyalı kapların ele geçtiği II no’lu tepedeki kaçak kazı çukuru aynı kurganda birden fazla gömünün yapılmış olabileceğini düşündürür. Bu çukur tepenin orta kısmında ve yüzeye yakındır, eğer alttaki mekanı da bir gömü odası olarak kabul edersek Suluçem IV no’lu kurgan gibi, burada da aynı tepenin altında birden fazla mezar anlayışıyla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Buna karşılık söz konusu kurganlar tamamen topraktan yapılmış olmalarıyla Suluçem'dekilerden farklıdırlar, bu özellikleriyle Ermenistan'daki Eçmiadzin’le benzerlik gösterirler[23].
II no’lu tepenin güneyindeki kaçak kazı toprağının arasında bulduğumuz parçaların üçü kiremit üzerine siyah yani monokrom türde boyalı (Res, 22/1-3), diğeri ise polikrom boyalıdır (Res. 22/4). Monokrom boyalı parçalar küçük olmakla birlikte, bezemelerinin basit olduğu ve kalınca çizgilerden yapılmış içiçe üçgenler ile lüle dizileriyle bezendikleri anlaşılmaktadır. Polikrom boyalı parça bir çömleğe ait küçük bir ağız parçasıdır. Üzerinde bezemelere rastlamamış olmamıza rağmen ağzın altındaki açık krem astar polikrom boyalı olduğunu gösterir. Bu kültüre ait polikrom boyalı kaplarda bezemeler krem bir astarın üzerine çoğunlukla kiremit ve siyah renklerle yapılmıştır. Ağız kısmının hemen altından kırılmış olması nedeniyle bu parçada herhangi bir bezeme izine rastlanabilmiş değildir, ancak krem astar çok belirleyici olduğu için bu gruba dahil edilmiştir.
Kaçak kazı sırasında II no'lu tepede bulunan ve bugün Malazgirt Kültür Merkezi Müdürlüğü'nde bulunan kaplar monokrom boyalı büyük bir çanak (Res. 22/5; 23) ve kapalı ağızlı yuvarlak gövdeli çömlekle (Res. 22/7) bezemesiz ancak mal olarak diğerleriyle aynı olan boyunlu bir çömlekten (Res. 22/6; 24) ibarettir. Her iki kap da müzelerimizden ve Urmiye Gölü kıyısındaki merkezlerden gayet iyi bilinen içi yatay dalgalı hatlarla dolu yarım daire ve üçgen sıralarıyla bezenmiştir. Çömlekte üçgenlerin arasında ayrıca iki sıra dikey dalgalı hat vardır. Nurettin Kurganları çanak çömleği Kuzeybatı İran'daki Geoytepe D ve Haftavantepe VIB malzemeleriyle tam bir paralellik içindedir (bkz. katalog) ve Van-Urmiye Kültürü içinde yer alırlar.
İçlerinde ele geçen boya bezemeli çanak çömlek parçalarından anlaşılacağı üzere, Ağrı ve Muş bölgesi kurganları daha çok Orta Tunç Çağına yani M.Ö. 2. binyılın ilk yarısı içlerine ait olmalıdır[24]. Bu türde mezarlara şimdiye kadar Van Gölü havzasında rastlanmamıştır.
Yukarıda da değinildiği gibi, Transkafkasya'da en erken ve en görkemli kurganlar Gürcistan'da M. Ö. 3. binyılın ikinci yarısından sonra görülmeye başlar. Erken Kurganlar olarak adlandırılan bu dönem Erken Transkafkasya Dönemi (Kura Aras) ve boyalı çanak çömleğin görüldüğü Orta Tunç Çağı'nın arasındadır[25]. Oysa bu türde mezar anıtlarının Asya bozkırlarındaki geçmişi ise M.Ö. 5. binyılın ikinci yarısına değin uzanır. Bu kültüre ait insanların sonradan çeşitli yönlere özellikle batıya doğru yayıldıkları bilinir[26]. Bu durum kurgan geleneğinin Transkafkasya[27] ve Doğu Anadolu’ya kuzeyden geldiğine işaret etmektedir. Ancak bu gelişin yönü ve zamanı konuları şimdilik çok açık değilir.
Kurgan türü mezarlarda ele geçirilen boya bezemeli çanak çömlekler ile kurganlar arasında bir paralellik şimdilik görülmez. Çünkü kurganların ilk kez ve yoğun olarak görüldüğü Gürcistan'da boyalı kaplar sayıca çok azdır ve Orta Tunç Çağı'nda görülmeye başlar. Erken Kurganlar Dönemi çanak çömleği Kura Aras geleneğini devam ettiren siyah açkılı mala sahiptir[28]. Doğu Gürcistan ve Kuzey Azerbaycan’ın dışında Transkafkasya'nın güneyinde Erken Kurganlar Dönemi görülmez. Yanısıra Güney Azerbaycan, Nahçıvan ve İran Azerbaycan'ında boyalı çanak çömleklere çok daha yoğun olarak ve hem de yerleşim yerlerinde rastlanmasına rağmen, bu güney bölgede kuzeydeki gibi büyük taştan yığma tepeler yoktur. Yine de mezarlarda genel anlayış açısından ortak özellikler vardır: Nahçıvan Orta Tunç Çağı mezarları içinde toprağa açılmış dikdörtgen çukur ve taş sandık mezarlar çoğunluktadır. Üzerlerine bazen toprak ya da taş ve toprak yığma tepeler yapılmıştır, ancak bunlar fazla yüksek değildir, çoğunlukla belli belirsizdir ve en fazla 1.00 m. yüksekliğe ulaşırlar[29]. Ayrıca tarafımızdan "Araş Boyalıları" olarak adlandırılmış olan boya bezemeli çanak çömleklerin anavatanının Nahçıvan çevresinde olması çok muhtemeldir[30].
M.Ö. 3. binyılın ortalarında Transkafkasya'nın kuzeyinde yepyeni bir ölü gömme ve mezar biçiminin (kurgan) öncüsüz olarak birdenbire belirişi, bu geleneğin çok köklü bir geçmişi olduğu kuzeyden güneye yani Avrasya bozkırlarından Transkafkasya'ya doğru yapılmış erken bir göçü düşündürmektedir. Kurgan türü gömü adeti M.Ö. 2. binyılın ilk yarısı içinde tüm Transkafkasya ve Doğu Anadolu'ya da yayılmış gibidir. Nitekim yukarıda tanıtmaya çalıştığımız Suluçem ve Nurettin kurganları da bu ikinci yayılım aşamasıyla ilgili görünmektedir.
Transkafkasya ve Doğu Anadolu'da M.Ö. 3. binyılın başlarından beri var olan güçlü yerleşik kültür geleneğine büyük çapta son vermiş görünen bu göçün hangi yönden ve kimler tarafından yapılmış olduğu sorusuna henüz sağlıklı bir cevap verme olanağı yoktur. Bu, üzerinde başlıbaşına durulması gereken önemli bir sorundur.
Çanak çömlek Kataloğu*
Resim 14: Suluçem Kurganları
1- IV. kurgan: Çizim no. 3; açık kiremit (2.5 YR 5/6) hamurlu, koyu ki-remit (10 R 3/6) astarlı, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (7.5 YR N2).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 36/1.
2- IV. kurgan: Çizim no. 2; açık kiremit (2.5 YR 5/6) hamurlu, kahvemsi kiremit (2.5 YR 4/4) astarlı, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (10 R 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 36/2.
3- IV. kurgan: Çizim no. 1; çap 12.5 cm.; siyah (2.5 YR N2.5/) hamurlu, hamurunun renginde astarlı, orta kum katkılı, kötü pişirilmiş, çark yapımı.
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 36/3.
4- VI. kurgan: Erzurum Müzesi, envanter no. 115. 94; çap 11 cm. yükseklik 16 cm.; pembe (10 R 6/6) hamurlu, açık kiremit (2.5 YR 5/6) astarlı, pişme nedeniyle kızıla değin renk değişiklikleri, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (5 YR 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 36/4.
Benzerleri: Elar (Khanzadyan 1979: Res. 93; Kuşnareva 1993: Res. 53/18); Tazekent (Kuşnareva 1960: Res. 3/6).
5- VI. kurgan: Erzurum Müzesi, envanter no. 114. 94; çap 11 cm., yükseklik 37 cm.; pembe (10 R 6/6) hamurlu, kahvemsi kiremit (2.5 YR 4/4) astarlı, yüzey pişme nedeniyle siyah alacalı ve renk değişiklikleri var, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (5 YR 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 36/5.
Benzerleri: Lçaşen (Khanzadyan 1962: Res. 1-3; Martirosyan 1964: Res. 23/1-3; Kuşnareva 1985: Res. 4/8-10; 1993: Res. 59/3, 6);Tazekent (Kuşnareva 1960: Res. 2/12);Garni (Khanzadyan 1969: Lev. Ill; Kuşnareva 1985: Res. 5/16, 18; 1993: Res. 59/28-30);Verin Naver (Kuşnareva 1993: Res. 51/17; 52/16, 21); Astapat (Kuşnareva 1993: Res. 59/24); Nor Bayazet (Kuşnareva 1985: Res. 5/11; 1993: Res. 59/25); Metsamor (Kuşnareva 1985: Res. 5/4; Khanzadyan 1995: Res. 2).
Resim 22: Nurettin Kurganları
1- II. kurgan: Çizim no. 1; kahve (5 YR 5/6) hamurlu, kiremit (2.5 YR 4/8) astarlı, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (5 YR 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 39/1.
2- II. kurgan: Çizim no. 2; kahve (5 YR 5/6) hamurlu, kiremit (2.5 YR 4/8) astarlı, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (5 YR 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 39/2.
3- II. kurgan: Çizim no. 3; kahve (5 YR 5/6) hamurlu, kiremit (2.5 YR 4/8) astarlı, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (5 YR 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 200la: Lev. 39/3.
4- II. kurgan: Çizim no. 4; kahve (5 YR 5/6) hamurlu, kiremit (2.5 YR 4/8) ağız kenarının altı ise krem (7.5 YR 8/6) astarlı, orta kum katkılı, orta pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (5 YR 2.5/1).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 39/4.
5- II. kurgan: Malazgirt Kültür Merkezi Müdürlüğü, env. no. 23. 90; çap 30 cm., yükseklik 10.7 cm.; kahve (5 YR 5/6) hamurlu, kırmızımsı kiremit (10 R 4/8) astarlı, orta kum katkılı, iyi pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (2.5 YRN2.5/).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 39/5.
Benzerleri: Geoytepe D (Burton-Brown 1951: Res. 22/1046); Haftavantepe VIB (Erken VIB: Edwards 1981: Res. 16/10, 21, 24; 18/16; 1983: Res. 84/10; 86/4, 7; Geç VIB: Edwards 1983: 92/1; 126/12),
6- II. kurgan: Malazgirt Kültür Merkezi Müdürlüğü, env. no 16. 90; çap 16.5 cm., yükseklik 32.5 cm.; devetüyü (7.5 YR 6/6) hamurlu, kırmızımsı kiremit (10 R 4/6) astarlı, orta kum katkılı, iyi pişirilmiş, açkılı, çark yapımı.
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 39/6.
Benzerleri: Haftavantepe Erken VIB (Edwards 1981: Res. 12/20; 1983: Res.115/5).
7- II. kurgan: Malazgirt Kültür Merkezi Müdürlüğü, env. no. 23. 90; çap 29 cm., yükseklik 33 cm.; kahve (5 YR 5/6) hamurlu, kırmızımsı kiremit (10 R 4/8) astarlı, orta kum katkılı, iyi pişirilmiş, açkılı, çark yapımı, bezeme siyah (2.5 YRN2.5/).
Bibliyografya: Özfırat 2001a: Lev. 39/7.
Benzerleri: Haftavantepe VIB (Erken MB: Edwards 1981: Res. 12/23; 1983: Res. 115/8, 128/6; Geç MB: Edwards 1981: Res. 11/10; 1983: Res. 114/10;115/8; 128/6).