ISSN: 0041-4255
e-ISSN: 2791-6472

Mahmut H. Şakiroğlu

Anahtar Kelimeler: Türkolog, Alessio Bombaci, Türk Uygarlığı, Türk Tarihi

1979 yılı bilim ve bilhassa Türk tarih ve uygarlık alanları için iki ağır kayıpla başladı. İtalyan Türk dili ve yazını üstadı Prof. A. Bombaci ile tanınmış bizantolog Prof. Agostino Pertusi (1918-1979) çok kısa aralıklarla (ilki 20 Ocak, İkincisi 25 Ocak günü) tutuldukları rahatsızlıktan kurtulamayarak yaşama gözlerini kapadılar. Bu yazımızda Prof. Bombaci’nin Türk uygarlığına katkılarını incelerken, bir Bizans tarihi ve dili mütehassısı olmakla beraber İstanbul’un Türkler tarafından fethine ait kaynakları toplayan[1] ve ayrıca çeşitli araştırmalarında Türk tarihinin karanlık kalmış bazı yönlerine yetkiyle eğilen, kıymetli makaleler kaleme alan sayın Agostino Pertusi’yi saygı ile anıyoruz. Her ikisi de yakın dost olan bu profesörlerin ortak bir çabası, Venedik kentinde 1963 yılında ikinci Uluslararası Türk Sanatları Kongresi’ni düzenlemeleridir[2]. Sayın Prof. Pertusi, Türk dünyasını ilgilendiren daha başka konuları da desteklemiş ve yeni araştırmalar yapılmasını istemişti. Bu arada Alessio Bombaci’dcn Venedik Devlet Arşivi’nde bulunan Türkçe ve Türk tarihini ilgilendiren belgelerin yayınını da beklemişti. Ayrı bir yazı konusu olan bu hususa daha sonra değinmek niyetiyle, büyük bir geleneğin devamım sağlayan Prof. Bombaci üzerine dönüyoruz.

1914 yılında Messina’nın Castroreale kentinde dünyaya geldiğini bildiğimiz Bombaci’nin ilk öğrenim dönemi hakkında bilgimiz bulunmamaktadır. Yüksek öğrenimi sırasında ilgi duyduğu Şark araştırmaları alanında Prof. Luigi Bonelli gibi Doğu bilimleri alanında haklı bir yer edinen büyük bir bilim adamı ile çalışmak ve onun yolundan devam etmek mutluluğunu duymuştur. Sonradan üstadı için yazılar kaleme alan (n.13 ve n.52) Bombaci tek alan ile yetinmediğinin yanında yazın, dil, tarih ve halk bilimi alanlarına eğildikten başka eski Gazne sanatına da yakından ilgi duydu ve Türk tarihinin en eski dönemlerindeki bazı unvan konularını başarıyla ele aldı (no. 55, n. 60, n. 62). İran uygarlığı konularına da yabancı kalmayan Bombaci Anadolu Türk halk ekinini yakından ilgilendiren Muharrem âyinlerinin Vatikan kitaplığında bulunan metinlerini yetkiyle incelemiş ve ortaya devasa bir kitap meydana getirmiştir. Bu yoğun bilimsel çalışmaları sırasında çeşitli kuramların daha düzenli çalışması için toplantılara katılan üstadın Türk Tazın Tarihi'nin ülkesinde üç kez basıldığını görmesi ve Fransızcaya çevrilmesine yaşamı sırasında tanık olması ve bunlara ek olarak Amerika’da daha genişletilerek iki cilt halinde çevrilmesini yönetmesi çok az kişiye nasip olan bir mutluluktur. Türk ekinine de böyle unutulmayacak önemli katkıları bulunan ve bu nedenle Türk Dil Kurumu’na haberleşme üyesi ve Türk Tarih Kurumu’na şeref üyesi seçilen (Belleten XXXVIII/151 [Temmuz 1974] S. 529) Prof. Bombaci’nin çalışmaları birkaç ana bölümde toplanabilir:

Yazın ve dilcilik alanında: Gençlik yıllarından itibaren bilimsel çalışmalara başlayan Bombaci’nin ilk önemli yapıtı muhakkak Filippo Argenti’nin yazma halindeki “Türkçe konuşma kuralı”nı ele almasıdır. Floransa temsilciliğinin yazmanı olan bu kişi, 1523-1531 yılları arasında İstanbul’da görevli olarak bulunurken kaleme aldığı yapıtı Floransa’da Biblioteca Nazionale Centrale raflarında yayıncısını beklerken, Bombaci gibi ciddi bir araştırıcının uzun süren incelemelerinden sonra bilim çevrelerine tanıtıldı (n. 1 ve n. 2). Anlaşılması güç kısımları daha sonra da inceleyen (n. 21) Bombaci’nin bu girişimi hak ettiği ilgi ile karşılandı. Gene yayınlanmamış bir halde bulunan din adamı Pietro Ferraguto’nun Türk dil bilgisi üzerinde bir araştırma yapan (n. 4) ve bazı kısımları yayınlamaktan geri durmayan Bombaci dil alanında da makaleler kaleme aldı. Fakat onun adı Tazın Tarihi ile ayrılamaz. 1956 yılında yayınlandığı zaman büyük bir ilgi gören ve ülkemizde olduğu kadar Türkçe bilmeyen aydınlar tarafından da değeri teslim edilen bu kitap, İtalya’da üç kez basıldı (n. 27, n. 36, n. 51). En eski devirlerden bu yüzyılın başına kadar geçen dönemi inceleyen bu yazın tarihinde, çeşitli metinlerden çeviriler yapılmıştır. Böylece kesin yargılar yanında sunduğu örnekleri de dilimizi bilmeyen aydınlar ve araştırıcılar için bir kılavuz olmuştur[3]. Bu kitabın gene bir Türkbilim araştırıcısı I. Melikoff tarafından Fransızcaya çevrilmesi (n. 50) bilim çevrelerinde nasıl bir ilgiyle karşılandığının delilidir. Amerika’da iki cilt olarak yayınlanması planlanan yeni basımının bir an önce gerçekleşmesini bekliyoruz. Edindiğimiz ilk haberlere göre Bombaci basit bir çevriyle yetinmemiş, önemli ekler yapılmasını istemişti. Onun için yaşamı sırasında bu çevirinin çıkışını göremedi. Türk yazınının sorunlarını ve şekillerini çok iyi inceleyen Bombaci yazı kurulunda bulunduğu “Philologiae Turcicae Fundamenta" yayınının ikinci cildinde Türk yazını sorunları tartışılırken İngilizce olarak kaleme aldığı altmış büyük sayfa tutan incelemesi ile üstüne düşen görevi yerine getirmiştir (n. 47). İslâm öncesi dönemden başlayarak klasik dönemleri başarıyla inceleme geleneği böylece İtalya’da Bombaci tarafından sürdürülmüş oldu. Günümüzde çağdaş yazımınız yeni yetişen İtalyan araştırıcılar tarafından ele alınmıştır[4].

Alessio Bombaci’nin ilgi duyduğu Türk şairleri arasında Fuzulî’nin ayrı bir yeri bulunmaktadır. Bu şairimizin yaşamı, doğum yeri ve diğer yapıtları üzerinde çok genç yaşlarından itibaren ilgilenen Bombaci, İtalyanca (n. 9) olduğu kadar İngilizce (n. 54, n. 59) olarak da bu şairin tanınmasına yol açtı. İran ve Türk yazınında hoş bir yeri olan Hamamnâmeler üzerinde karşılaştırılmalı bir çalışması vardır (n. 41)[5].

Sanat ve halk bilimi: Prof. Alessio Bombaci Türk sanatının eski dönemlerinden Gazne’yi çeşitli kereler ele almıştır. Bu kentte araştırmalar yapan İtalyan arkeoloji kurullarının karşılaştıkları zorlukları çözmek, yazıtları okumak için görevlendirilen üstad kitap ve bir tanesi de dilimize çevrilen (n. 37) makaleler yanında ansiklopedi maddesi de yazdı (n. 58). Ankara’da toplanan Birinci Uluslararası Türk Sanatları Kongresi’ne de bu konuda bir bildiriyle (n. 35) katılan Bombaci’nin bu girişimleri ülkemizde de tanınmıştır. Uluslararası İkinci Türk Sanatları Kongresinin İtalya’da toplanmasına gayret eden Bombaci, Venedik gibi yüzyıllarca Türk dünyası ile yakın ilişkisi bulunan bu kentte günlerce Türk adının söylenmesine ve yeni kuşaklar arasında bir kez daha tanınmasına yol açmıştır. Giorgio Cini vakfı onun bu çabalarına destek olmuştur. İlgili konuda muhakkak müteveffa Prof. Agostino Pertusi’nin çabalarını bu satırlarda anmalıyız. Başında bulunduğu enstitünün özelliği dolayısıyla bu girişimi desteklemekten uzak kalmayan Pertusi, Venedik Devlet Arşivi’nin o zamanki yöneticilerinin katılmasıyla unutulmayacak bir mesai ortaya koymuştur. Bu kongrenin tutanakları güzel bir cilt halinde fazla gecikmeden yayınlandı. Bu kongrede Venedik Devlet Arşivi’nde bulunan belgelere göre Türk Sultanlarının tuğraları üzerinde bir bildiri sunan (n. 44) Alessio Bombaci üzerine aldığı işlerden çoğunu bitirme yeteneğini burada göstermiş, Napoli’de düzenlenen ikinci “Osmanlı Öncesi ve Osmanlı Dönemi Etüdleri Komitesi” sempozyumunun tutanaklarını fazla bir gecikme yapmadan yayınlanmasını sağlamayı başarmıştı[6].

Klasik dönem Türk ekini yanında, Türk halk ekini de Bombaci’nin dikkatinden kaçmadı. Halk tiyatrosu (n. 29), köylü temsilleri (n. 42) ve hatta Ortaoyunu’nun (n. 32) Türk ekininin gelişmesindeki yerini iyi bilen Bombaci başarılarıyla bu konudan uzak kalmadığını kanıtladı. Peçeli Oğuzlar (n. 36), Türkiye’de zenci ekini (n. 15) gibi konularla, Türk uygarlığına olan katkılarını çoğaltmıştır. Anıtsal yapıtları arasında İran dinsel dram metinlerinin incelenmesinin ayrı bir yeri bulunmaktadır. Doğu bilimleri araştırmalarında özel bir yeri bulunan ekselans Enrico Cerulli’nin elçi olarak İran’da bulunduğu sıralarda topladığı bu metinler, Anadolu Türk halk ekini ve yazınını yakından ilgilendirmektedir[7]. Yakın çalışma arkadaşı ve Türkbilim çalışmalarında her zaman için övünülecek bir yer tutmayı hakkıyla başaran müteveffa Ettore Rossi[8]’ninki Türk Yazın Tarihi'ni ona adamak kadirbilirliğini göstermiştir-başladığı fakat beklenmedik ölümü üzerine yarım kalan bu kataloglamayı kendisi için kaçınılmaz bir görev sayan Bombaci, her alanda gösterdiği büyük bir titizlikle bu metinler üzerine eğilmiş ve her zaman için el altında bulunacak bir katalogunun tamamlanmasını sağlamıştır. Daha önceleri kendisini Evliya Çelebi’nin (n. 7) Habeşistan üzerindeki bilgi ve izlenimlerini toplamaya teşvik eden Enrico Cerulli’nin ülkesine kazandırdığı metinlerini daha geniş bir bilim çevresine tanıtmış oldu.

Tarihçiliği: Alcssio Bombaci adı Venedik Devlet Arşivi ile beraber anılabilir. Bu belgeliğin tatlı bir rutubet kokan tozlu raflarında Türk tarihi ile ilgili tarifi olanaksız belgeler bulunmaktadır. Zira yüzyıllar boyunca yakın ilişkiler içinde bulunan Türkler ve Venedik Cumhuriyeti arasında her alanda çeşitli sorunlar ortaya çıkmış ve bu konular belgelere de yansımıştır. Aradaki sorunlar tarih kitaplarında görülen savaş ve barışların sonucu olan andlaşmalardan da öte, akla gelmeyecek sayıdaki konularla doludur. Siyasal olmaktan başka ekonomik, tecimsel, diplomatik, ekinsel ve bunlara ek olarak budunbilim ve halkbilimi alanlarındaki bu ilişkiler, iki devletin de belgeliklerini doldurmaktadır. Bu belgelerin incelenmesi ve yayınlanması iki devletin öğretim kuramlarında bulunan araştırıcıların işi olmasına karşın nedense başka ülkelerin bilim adamları kendilerine şöhret sağlayan çalışmalar meydana getirmişlerdir. Akdeniz dünyasının bu iki devlet’ aynı siyasal yazgıları bir arada yaşamış olmakla beraber, aradaki sınırlar arasına başka ülkeler girdikten sonra ilişkiler büyük ölçüde zayıfladığı gibi bilimsel çalışmalarda da bir kopukluk meydana gelmiştir. Belgeliklerde ve kitaplıklarda bulunan görkemli malzemenin iki taraf bilim adamlarına yabancı kalması, işbirliğinin yıllarca kurulamamasına hayret etmemek elden gelmiyor. Bu alanlarda yetişmek isteyenlerin anlamsız inatlarla yarı yolda kaldıkları veya vaz geçtikleri görülmektedir. Birkaç Senato kararının bile bazan ne kadar önemli soranlara ışık tuttuğunu gördüğümüz zaman, bir külliyat halinde neden ele alınmadığını merak ediyoruz. Bu arada Venedik Devlet Arşivi’nde bulunan Türkçe belgelerin tuhaf yazgısına da değinelim. Bu yüzyıl başında adı bilinmeyen bir görevli tarafından düzenlenmek istenen bu belgeler tanınmış Türkbilim üstadı Luigi Bonelli tarafından ciddi bir şekilde incelenmiş ve bir düzenlenmesi girişimine başlanmıştır. Fakat bu işin sonu da getirilmemiştir. Luigi Bonelli, 1540 tarihli Osmanlı - Venedik andlaşmasına ait tanınmış makalesini kaleme aldıktan (Centenerio della nascita di Michele Amari C. 2, S. 332-364. Palermo 1910) sonra bazı belgelerin özetini de çıkarmıştır. Bir dilbilim araştırmasına yakışan tarzda her bir satırın değerini vererek hazırladığı bu araştırmalar, bugün belgelerle beraber yeni birer belge olarak kutularda bulunmaktadır. Bu çalışmasını bitirmeyen Bonelli, Kahire’de bulunan Türk belgelerini incelemek için çağrılmıştır. Bu görevi kabul edip İtalyanca bir regesta teslim eden Bonelli’nin yayını kendi adı ile yapılmamıştır. Bilim tarihinde örneği çok az olan bu bilimsel korsanlık devrinde çok sert bir tepki ile karşılanmış ve öğrencisi Bombaci tarafından kaleme alman anı ve ansiklopedi maddesinde sonraki kuşaklara duyurulmuştur[9]. Ettore Rossi’nin İkinci Türk Tarih Kongresi’nde konu ettiği ve kişisel olarak da gördüğü bu Venedik’deki Türk belgeleri koleksiyonu üzerinde gençlik yıllarında (n. 16) çalışmaya başlayan Bombaci, büyük bir özenle bu belgelerin bir regesta’sını hazırlamıştı. Bu belgeler üzerinde 1948 yılında Paris’de toplanan Müsteşrikler Kongresi’ne bir bildiri sjınan Bombaci (Oriente Moderno XXVIII/7-8 [1948] S. 154), tanınmış makalesini de yayınlaması yanında, Venedik Devlet Arşivi yönetimine yazılı bir rapor sunmuştur. Bugün Documenti Turchi serisinin XX. kutusunda bulunan bu rapor araştırıcılar tarafından kullanılmaktadır (S. Skillitter, William Harborne and the trade ıvith Turkey, 1578-1582, London 1977, Kaynakça). Sayın Profesör bu araştırmasına daha sonraki yıllarda da devam etmiştir. Fakat beklenen büyük yayın bir türlü gerçekleşmedi. Bu konuda çok aşırı bir titizlik gösteren üstad, her bir satır üzerinde uzun uzun durmuş, açıklanmayan en küçük bir nokta bırakmamak için araştırmalarına devam etmiştir. Türk tarihi ve ekini ile ilgilenen bilim adamlarının hasretle beklediği bu kitabın tamamlanmamasına herkes üzülecektir. Belki yaşamımız boyunca tek bu yapıt için “neden bir türlü yayınlanmadı” diye dertleneceğiz. Türk tarihinin el değmemiş konularını aydınlatacak ve bu arada ummadığımız bazı sorunları gözümüzün önüne serecek böyle bir çalışma uzun yıllar bilmiyorum bir kişi tarafından topluca ele alınabilir mi? [10] Bombaci’nin yetkiyle eğildiği bir belge demeti de Liber Graecus adı ile tanınan defterdir. Belirli bir dönemin sorunlarına ışık tutan böyle bir belgenin yayınlanmamış kalması gerçek bir kayıptır. Yunanca, Latince, Türkçe ve Venedik lehçesi ile yazılı belgeleri içeren bu defter 1481 yılından başlamak üzere 1504 yılına dek, II. Mehmed ve II. Bayezid dönemlerini kapsayan özgün belgeler içermektedir ve ancak bütün bu dilleri bilen bir kişi tarafından ele alınabilir. Tek Türkbilimci veya Bizantolog bu defteri çözümleyemez. Bu belgeler arasından Fatih Sultan Mehmed dönemine ait 13 tane Yunanca yazılmış belgenin yayınını gerçekleştiren (n. 25) Bombaci yöntem ve yayın yönünden güzel bir örnek ortaya koymuştur[11]. Tarih kitaplarında en ufak bir izini görmediğimiz sorunları aydınlığa kavuşturan bu belgelerin tümünün bir arada yayınlanmasını ve açıklanmasını görmek her tarihçinin hakkıdır. Bu vesileyle bir anımıza yer vermek isteriz. Müteveffa Prof. Agostino Pertusi, bu belgelerin yayınını çok arzu ederdi. Giorgio Cini vakfının bütün olanaklarını seferber etmeğe hazırdı. Türk tarihinin bu eşsiz kalıntıları, belgelerin oluştuğu Venedik kentinde yayıncısını bulması en yakışan bir tutum olacaktı. Ne var ki Bombaci’nin yoğun çalışmaları ve araştırma alanlarını başka yerlere kaydırması hem kendisi hem Türk tarihi için olduğu kadar, Arapça belgelerin yayınında en güzel örneği sunan Michele Amari geleneğinin devamını engellemiş oldu. Ancak bazı makalelerinde bu belgeler üzerinde durduğu gibi, Fatih Sultan Mehmed’in Otranto seferi sırasında Venedik Cumhuriyeti’nin tutumunu incelemekle (n.23) bulunduğu yörenin tarihini ilgilendiren, ve Türk belgelerinin sorunlara getirdiği yenilikler üzerinde duran bir makale kaleme almıştır[12]. Venedik’deki Türk belgelerinin yayınını asistanı ve halefi genç kuşak İtalyan Türkbilimcilerinden Aldo Gallotta’nın gerçekleştirme çabasında olduğuna tanık bulunduk. Bir an önce başarıyla bitirmesini bekleriz. Floransa’yı ziyareti sırasında belgelikte bulunan Türk belgelerini inceleyen Bombaci, Tunus beylerinin Toscana Büyük Duka’larına yazdığı bazı mektupların yayınını tamamladı (n. 3).

Türk denizcilik tarihinin en görkemli dönemlerinden sayılan Cerbe zaferinin kaynaklarını bilimsel yollarla inceleme ve yayınlama şerefi Bombaci’ye aittir. İstanbul’da bulunduğu sırada Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi’ni ve Başbakanlık Arşivi’ni ziyaret etmiş, kendisinden önce yayınlanmış belgeleri tekrar sıkı bir eleştiri süzgecinden geçirdikten sonra bilimsel verilerle yayınlamıştır (n. 5 ve n. 8). Konunun yazma halinde bulunan ve deniz tarihi araştırıcıları tarafından kısaca incelenen tek kaynağını da bir bilim adamı ciddiyeti ile ele almış ve yayınlamıştır[13]. Ana kaynakları incelemekten başka yeni dönem aydınları için bir Osmanlı tarihinin Bombaci tarafından ele alınması beklenirdi. Bu konuda İstanbul’un Fatih Sultan Mehmed tarafından fethinden Yaş anlaşması (1792) dönemine kadarki süreyi yazmakla (n. 40) gerçekleştiren Bombaci, Torino kentindeki UTET yayınevinin planladığı büyük bir dünya tarihi serisi için Osmanlı Tarihi dönemini üstlenmişti. Sayın meslektaşım ve asistanı Prof. Aldo Gallotta’nın kaydettiğine göre kuruluş döneminden İstanbul’un Fethine kadarki dönem kaleme alınmış ve yayınlanmak için yayınevine teslim edilmiştir. Basit alıntılarla yetinmeyip her bir sorunun tam hakkını vermeğe büyük bir titizlik gösteren Bombaci, 1446 ve 1540 tarihli Türk - Venedik andlaşmaları için bazı detaylar üzerinde bile büyük bir ciddiyetle durmuştu (n. 19 ve n. 6). Türk yazın tarihini kaleme alırken gösterdiği başarısını bu işte de göstereceğine şüphe etmediğimiz Bombaci’nin geriye bıraktığı yapıtların bir an önce tamamlanmasını bekleriz. Onun ölümü ile bir kuşağın son temsilcisi de ortadan kaybolmuş sayılmalıdır. Şark dünyasını hakkıyla tanıyıp ekinler arasındaki ilişkileri ciddiyetle inceleyip karşılaştırmalar yapabilen ve değişik konuları aynı değerde inceleyen bilim adamı tipi artık ortadan kalkmış bulunuyor. Ettore Rossi, Luigi Bonelli gibi bu olağanüstü yeteneği kendisinde toplayan Bombaci’nin ardından gelecek yeni İtalyan Türkbilim araştırıcılarının özgün yayınlar yapmalarını bekleriz [14].

*

* *

Alcssio Bombaci için yararlandığımız kaynakçalar :

Meydan - Larousse, Büyük Lügat ve Ansiklopedi c. 2 (1969) S. 480.

Türk Ansiklopedisi c. 7 (1955) S. 258.

Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi c. 1(1976) S. 457-458 1935-1958 yılları arasındaki yayınlar için:

Contributo italiano conoscenga deli'Oriente. Repertorio bibliografico dal 1935 1958, Firenze 1962.

Arap ve îran uygarlıklarına katkıları:

Gli studi orientali sul Vicino Oriente in Italia dal 1921 al 1970. II. L1Oriente Islamico, Roma 1971 Tanınmış Doğubilim Enstitüsü (Istituto per l’Oriente) nün kuruluşunun ellinci yılı için yayınlanan bu yapıt için hazırladığımız tanıtma, Belleten XXXVIII/i5O (Nisan 1974) s. 317-334)

Bu satırları hazırladıktan sonra yayınlanan:

F. Gabriele, “Ricordo di Alcssio Bombaci”, Annali dell'i Stituto Orientale di Napoli 39, S. 1-3.

A. Gallotta, “Bibliografia dcgli şeritti di Alcssio Bombaci “aynı dergi S. 4-6.

Anonim bir yazı: “Ünlü Türkbilimci Alcssio Bombaci ile Ervant Sevortyanı yitirdik”, Türk Dili 33 (Nisan 1979), S. 372.

KAYNAKÇA
  1. — “Una grammatica turca seritta da un italiano nel 1533” Anti dei Congressi di Studi Coloniali, c. VI (1937) Firenze S. 52-56.
  2. La “Regota del parlare Turca” di Filippo Argenti, Materiale per al conoscenza del turca parlato nella prima meta del XVI, secolo. Napoli 1938. 75 S. Istituto Superiore Orientale [bu yaytn için bk. Ahmet Caferoğlu, XII/7i (1939) S. 465 vd. R. Hartmann, Orientalische Literaturzeitung (bundan sonra OLZ) 42 (1939) S. 238 vd.].
  3. — “Diplomi Turchi del R. Archivio di Stato di Firenze. I. Lettere da Tunusi ai Granduchi di Toscana (1626-1703)”, Rivista degli Studi Orientali XVIII (1939) S. 199-217.
  4. — “Padre Pietro Ferraguto e la sua grammatica turca”, Annali, (Şeritti in Onore di Luigi Bonelli) Napoli 1940. S. 205-236.
  5. — “Le fonti turehe della battaglia di Gerbe (1560) Rivista degli Studi Orientali, XIX (1941) S. 193-248. Devamı aynı dergide, XX (1942) S. 279-304. XXI (1946) S. 189-218.
  6. — “Ancora sul trattato Turco - Vcneto del 2 - Ottobre - 1540” Rivista degli Studi Orientali XX (1943) S. 373-381.
    [W. Lehman, Der Friedensvertrag zıvischen Venedig und der Türkei vom. 2. Oktober. 1540”, Bonner Orientalistische Studicn 16 (1936) tahlili. Bu kitap için bk. Ettore Rossi, Or'ente Moderno (1936) S. 592].
  7. — “Notizic sull’ Abissinia in fonti turehe” Rassegna degli Studi EliopiciIII (1943) S. 79-96. _
  8. — “Un rapporto del Grande Ammiraglio Piyale Pascia a Solimano sull’ assedio delle Gerbe (1560)”, Die Well des İslam, Festschrift Friedrich Giese, Berlin 1941, S- 75-83- . ...
  9. — “II poerna turco Leilâ e Megnun” di Fuzuli”, Oriente Moderno XXIII (1943) s. 337-356.
  10. — “II viaggio in Abissinia di Evliya Çelebi (1673)”, Annali n. s II (1943) S. 259-275.
  11. — “II poetta nazionalista persiano Aref di Qazvin”, Oriente Moderno XXV (>945) S. 42-53.
  12. — “La dottrina storiografica di Ibn Haldun”, Annali della Scuola Normale Superiore di XV (1946) S. 159-185.
    Bu makalenin devamı: “Postille alla traduzione di Slane della “Muqaddimah” di Ibn Haldun”, Annali n. s III (1949) S. 439-472.
  13. — “Luigi Bonelli (1865-1947)”, Oriente Modemo XXVII (1947) S. 51-55.
  14. — “Una lettera turca in caratteri latini del dragomanno ottomano İbrahim al veneziano Michele Membre (1567)”, Rocznik Orjenlalistyczny XV (1948) S. 129144. [Arap harfleri dışında kullanılan alfabe ile yazılmış Türkçe metinler hakkındadır. bk. not 14].
  15. — “Pratiche magiche in africane Turchia”, FolkloreIII (1949) S. 83-91.
  16. — “La collezione di documcnti turchi deli’ Archivio di Stato di Venezia”, Rivista degli Studi Orientali XXIV (1949) S. 95-107.
  17. — “Rccenti edizioni di testi turchi in trascrizione”, Oriente Moderno XXIX (1949) S. 176-189. [Karşılaştırmalı bir tahlili için bk. T. Halasi - Kun, A. Ü. Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Dergisi VIII/1-2 (1950) S. 252-260].
  18. — (tan.) Herbert W. Duda, Balkantürkische Studien, Wien 1949”, Rivista degli Stildi Orientali XXV (1950) S. 127-131.
  19. — “Due clausole del trattato in greco fra Maometto II e Venezia, del 1446”, Byzantinische Zeitschrift 43 (1950) S. 267-271. [F. Babinger - F. Dülger, “Mehmed’s II frühester Staatsvertrag 1446”, Orientalia Christiana Periodica XV (1949) S. 225-258 tahlili],
  20. — “Probleme der historischen Lautrehle der türkischen Sprache”, Ural- Altaische Jahrbücher XXIV (1952) S. 89-105.
  21. —“Tre antichi imprestiti romanzi in turco - osmanlı (ı-Burdun. 2-likse. 3-kaprul)”, Rocznik Orjentalistyczny XVII'(1953) S. 105-113.
  22. — “Kutadgu Bilig hakkında bazı mülâhazalar”, 60. Doğum yılı .Münasebetiyle Fuad Köprülü Armağanı. Melanges Fuad Köprülü, İstanbul 1953, S. 65-75. DTCF yayınıdır.
  23. —“Venezia e l.impresa turca di Otranto”, Rivista Storica Italiana LXVI ('954) S. 159-023.
  24. — “II “Liber Graecus”, un cartolario veneziano comprendente inediti documenti ottomani in greco (1481-1504)”, IVestöstliche Abhandlungen Rudolf Tschudi. Zum siebzigsten Geburtstag überreicht von Freunden und Schülerin, Wiesbadcn 1954, S. 288-303
  25. — “Nuovi firmanı greci di Maometto II”, Byzantinische ^eitschriyi 47 (1954) S. 298-319.
  26. — “Gli Oğuz velati”, Folklore IX (1955) S. 102-111.
  27. Storia della letteratura turca dall' antico imperio di Mongolia alla nuova Turchia Milano 1956, 526 S. I harita [yapılan tanıtmalardan gördüklerimiz: İz, İÜEF Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi VIII/ı Kasım 1958 S. 130-135. J. Rypka, Archiv Orientalni 25 (1957) S. 508-509, F. Gabrieli, Oriente Moderno XXXVI (1956) S. 407- 4°8, H.J. Kissling, Die Welt des Islams, n. s. V/2-4 (1958) S. 293-294. T. Gandjei, Der İslam 33 (1958) S. 282-283 [ayrıca bk. n. 36 n. 50 n. 51].
  28. — “Das Osmanische Reich”, Historia Mundi, VII (1957) S. 44 1-485
  29. — “Gazni”, East and West VIII (1957) S. 247-259.
  30. — “Introduction to the excavation at Ghazni”, Afganistan 1959 s. 1-23.
  31. — “Summary report on the Italian Archaeological Mission in Afghanistan. I. Introduction to the excavations at Ghazni”, East and West n. s. X/ı-2 (1959) S. 265-280.
  32. Bu makalenin tekrar yayını Przeglad Orientalistyczny 55 (1960) S. 265-280.
  33. — “Orta oyunu”, IViener ZeiEchrift für die Kunde des Morgenlandes, 56 (1960) S. 3-22.
  34. Elenco de i drammi religiosi persıani (Fonda mss. Vaticani Cerulli), Cittâ del Vaticano 1961, S. LX-4l6 S. Biblioteca Apostolica Vaticana. Studi e Testi 209 [Ettore Rossi’nin adı ile beraberdir. Onun başladığı kataloglama 1955 yılı Ağustos ayındaki vefatıyla yarım kaldı. Sonuçlayan Bombaci’dir].
  35. — “L’Umanismo turco di Suat Sinanoğlu”, Oriente Modemo XLII (1962) S. 593-607 [Prof. Suat Sinanoğlu’nun L'Humanisme d venir, Ankara 1960, kitabı hk. S. 606-608 arası: Nota sugli şeritti di Suat, Nüzhct Haşim, Samim e Aydın Sinanoğlu]
  36. — “Türkler ve Gazncli Sanatı” (çev: Kâmıran Birand), Milletlerarası Birinci Türk Sanatları Kongresi. Ankara 19-24 Ekim 1959. Kongreye Sunulan Tebliğler, Ankara 1962, S. 87-91 [İngilizce tutanakları göremedik],
  37. Storia della Letteratura Turca 1962. 2. baskı.
  38. — “Gaznede’ki kazılara giriş. Afganistan’daki İtalyan Arkeoloji Heyeti hakkında muhtasar rapor” (çev: Doğan Türkler), Türk Sanatı Tarihi Araştırma ve İncelemeleriI (1963) S. 537-560.
  39. — “Rappresentazioni drammatiche di Anatolia”, Oriens :6 (1963) S.171-193
  40. — “On ancient turkish dramatic performances”, Aspect of Altaic Civilisation. Ural Altaic Series 23 (1963) S. 87-117 [5. PIAC kongresi tutanakları],
  41. — “Alessio Bombaci’nin açış konuşması”, Türk Kültürü 20 (Haziran 1964) S. 36 [İkinci Uluslararası Türk Sanatları Kongresi hakkındadır bk. n. 44].
  42. — “L’Impero Ottomano”, Kuove Questioni di Storia Modema, Milano c. t (1969) S. 557-600. Marzorati yayınevi [Almancası n. 28, Lehçesi n. 43]
  43. — “II bcllo al bango. Un indirizzo giocoso della lirica persiana e turca”, Annalı XIV/ı (1964) S. 33-48.
  44. — “Imperium osmanskie”, Przeglad Orientalistyczny 1966 S. 179-192, 295-312 [n. 41 deki araştırmanın çevirisidir].
  45. — “Les tougras enlumines de la collection de documents tures des Archivcs d’Etat de Venise”, Atti del Secondo Congresso Internazionale di Arte Turca, Napoli 1965, S. 41-55, 17 resim [İkinci Türk Sanatları Kongresinin açış konuşması için bk. 40].
  46. — “Outluj bolzun! A contribution to the history of the concept of fortune’ among the Turks”, Ural - Altaische Jahrbücher, XXXVI/3*4 (1964) S. 184-291. ve devamı XXXVIII (1966) s. 13-43, [S- 181 de küçük bir not].
  47. — “La Sposa del Cielo”, A Francesco Gabrieli. Studi Orientalistici offerti nel sessantesimo compleanno dai suoi colleghi e discepoli, Roma 1964, S. 21-34.
  48. — “The Turkic Literaturcs. Introductory notes on the history and style”, Phiolologiae Turcicae Fundamenta c. 2 Wiesbaden 1965, S. XI-LXXII.
  49. The Kufic inseription in Persian verses in the Court of the Royal Palace of Mas'ud III at Ghazi, Roma 1966, 67 S. XLI tablo, [Önsözde Giorgio Levi della Vida’ya sunulduğu kaydı].
  50. — (tan.) M. And, A history of theater and popular enlertaiment in Turkey, Ankara 1963/64 hk. OLZ 62 (1967) S. 181-183.
  51. Histoire de la Litterature Turque, çeviren I. Melikoff. Önsöz L. Bazin, Paris 1968, 435 Sayfa [bu çeviri için bk. A. Tietze OLZ 65 (1970) S. 281-282].
  52. La Letteratura Turca con un profilo della Letteratura Mongolo. 528 Sayfa S. 471-489 arası, L. Hambis, La Letteratura Mongola [Yazın Tarihinin 3. baskısı] Floransa’daki Sansoni yayınevinin Le Letteratura de Mondo serisi. Enciclopedia Universale delle Letterature dizisinde. 1969.
  53. — “Bonclli, Luigi”, Dizionario Biografico degli Italiana c. XI, (1969) S. 762-763
  54. — Qus dtait Jebu Xak’an?” TurciçaII (1970) S. 7-24.
  55. Fuzuli, Leyla and Mejnun. Translated from the Turkish by Sofi Huri. With a history of the poem, noter and bibliography by Alessio Bombaci (translated from the Italian by E. Davis), London 1970, 350 Sayfa. Fuzulî’nin yaşamı, yapıtları, Mecnun destanı Genceli Nizamî’nin Leylâ ve Mecnun’u ile Fuzulî’nin aynı adlı yapıtı hk. 112 sayfalık araştırma. Bu yapıt için bk. A. Tietzc OLZ 69 (1974) S. 485-486].
  56. — “On the ancient turkic title El tabar”, Proceedings of the IX the Meeting of Meeting of Permanent Intemational Conference, Naples (Napoli) 1970, S. 1-66.
  57. — “Die maurinschriften von Konya”, Forschungen zur Kunst Asien In Memo- riam Kurt Erdmann, İstanbul 1970, S. 67-73.
  58. — “The hasband of Princess Hsien - li Bilga”, Studia Turcica ed. L. Ligeti Budapest 1971 S. 29-37 [Türkçeye çevirisi t. Enginün ve Z. Kerman, 1ÜEF Türk Dili ve Edebiyat Dergisi XXI (1973) 545-63].
  59. — “Ghaznevid Art”, Encyclopedia of World Art. c. VI (1971) S. 299b - 3i2b. Italyancası: Encyclopedia Universale deli' Arte c. VI S. 6* - i5b.
  60. — “The place and date of birth of Fuzulî”, Iran and İslam in memory of V. Minorsky Edinburg 1971 S. 91-105.
  61. — “On the ancient turkish title §a”, Cururajamanjarika, sludi in onore di Ciuseppe Tucci, Napoli 1974, S. 167-193.
  62. Al - Idrisi, Opus geographicum, Napoli - Roma 1974 S. 466-475.
  63. — “On the Ancient turkish title Sadapit”, Ural Altaische Jahrbücher 48 (1976) S. 32-41.
  64. —“The army of the Saljuqs of Rum”, Annalin. s 28 (1978) S. 343-369.

Şekil ve Tablolar