ISSN: 0041-4255
e-ISSN: 2791-6472

Kemal Çi̇çek

Anahtar Kelimeler: Adana, Dedikodu ve Tarih, Osmanlı İmparatorluğu, Ermeniler

Özet

1909 Adana Olayları, Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma sürecinde Ermeniler ve Türkler arasında yaşanan mahalli olaylardan birisidir. Bugüne kadar 1909 Adana olayları hakkında Ortadoğu tarihçileri tarafından çok sayıda çalışma yapılmıştır. Bu araştırmalarda genellikle olayların siyasi, ekonomik ve sosyal boyutları ve/veya sebepleri üzerine odaklanılmıştır. Son yıllarda 1909 Adana olayları üzerinde yapılan araştırmaların sayısında da belirgin bir artış gözlemlenmektedir. Ancak, yayın sayısındaki artışa rağmen, pek azı iki topluluk arasındaki şiddetin tırmanmasında söylentilerin etkisine değinmiştir. Bu makalede arşiv kaynaklarına dayanılarak Adana ve çevresinde dolaşan söylentilerin, topluluklar arasında güvensizlik yaratma hususunda tartışmasız büyük rol oynadığını ve çeşitli komplo teorilerinin artışına yol açtığını gösteren çok sayıda belge ortaya koymuştur. Bu söylentilerin bazılarına değinmek gerekirse; örneğin bir söylentiye göre Ermeniler, imparatorluktan ayrılmak için Türklere karşı bir savaşın örgütlenmesini yapmaktaydılar. Müslümanların korkularını körükleyen bir diğer söylentiye göre ise, bir grup Ermeni isyancı şehrin çevresindeki Müslüman köylerine saldırmak üzereydi. Ayrıca Müslümanlar arasında dolaşan, Ermenilerin, bağımsızlık arayışlarında kendilerine yardımcı olacak devletin silah depolarına ulaşmak için tünel kazdığına dair söylentiler de vardı. Bir başka söylenti ise Ermenilerin Ulu Cami kapısına insan pisliği bıraktığı idi. Aslında, bu söylentilerin çoğunun aslı esası yoktu, ama insanlar çoktan kendilerini korumak gayesiyle silah edinme arayışına girmişlerdi. Bu yüzden, 14 Nisan 1909'da olaylar başladığı zaman, insanların katliamlara yönelmesi ve şiddeti tırmandırması zor olmadı. Söylentilerin oluşturduğu psikolojik ortam şiddetin büyümesine ve toplumlar arasındaki nefretin artmasına büyük tesir yapmaktaydı. Bu makalede, belirtilen bu gerekçelerden dolayı, söylentiler ve söylentilerin tarihte toplumsal şiddetle olan bağlantısı üzerinde durulacak ve Adana olayları örneğinde teorik ve pratik açıdan bir toplumsal çatışma analizi yapılacaktır.