ISSN: 0041-4255
e-ISSN: 2791-6472

İlber Ortaylı

Anahtar Kelimeler: XVII. Yüzyıl, Osmanlı Türkçesi, Türk Dili Tarihi, Arap ve Fars Etkileri

Özet

Yazarın girişte de belirttiği gibi, Türk dilinin tarihi evrimini anlamak, seslilerin çok önemli yeri olan bu dilin Arap harfleri ile yazılmasından dolayı pek güçtür. G. Hazai XVII. yüzyıla ait bir Türkçe öğretim metninden yararlanmak yoluyla Türk dilinin filolojik - historik araştırmalarına saygı duyulacak bir hizmette bulunuyor. Yazarın dediği gibi morfolojik ve sentaks sorunlarını aydınlatacak Arab harfli metinlerin yanında, Türk dilinin fonetik tarihini aydınlatmak transkripsiyon metinlerinin incelenmesi ile mümkündür. Bundan başka XVII-XVIII. yüzyıllara ait bilinen metinler, konuşma dilinden çok Arab ve Fars dilinin etkilerini taşıyan bir yazı dili ile kaleme alınmışlardır. Su halde konuşulan dili araştırmak için burada tanıttığımızın benzeri Türk diline ait öğretici metinleri kullanmak gerekir. Son zamanlarda yabancı alfabelerle kaleme alınan Türk diline ait transkripsiyon metinleri incelenmeğe başlanmıştır. G. Hazai XVII. yüzyıl Türkçesini bu açıdan bize vermeğe yarayan önemli bir eserin Jakob Nagy de Harsâny'nin "Colloquia Familiaria Turcico - Latina" sını yayınlıyor Bu, benzerleri içinde en ayrıntılı ve zengin örnekleri kapsayan bir eserdir. Eserin yazarının bir Macar oluşu da Hazai'ye göre esere ayrı bir değer atfetmemize nedendir. Çünkü Macarca ve Türkçe'de fonemlerin benzerliği, de Harsâny'nin Türk dilinin fonetik yapısını kolayca ve düzgünce kavrayıp verebilmesine yardım ediyor. Eserin zengin bir kelime hazinesi içermesi verimli bir filolojik araştırma yapılmasına olanak vermektedir. Kitabın 34-199. 'sahifeleri arasında Harsâny'nin Türkçe - Latince - Almanca çevrili metinleri emandasyonu yapılmış olarak yer alıyor. Bu XVII. yüzyılın günlük Türkçesinden örneklerdir. 201-278. sahifeler arasında bu metinde geçen kelimelerin index'i yer alıyor. 279-318. sahifeleri arasında Hazai metinde geçen kelimelerin eserdeki orijinal transkripsiyonunu almış ve karşılarına bugünkü Türkçenin kullandığı transkripsiyonu yerleştirmiş. Böylece fonetik değişimleri izlemek mümkün oluyor.